HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Duyurular, istekler, Şikayetleriniz, Kişisel
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Duyurular, istekler, Şikayetleriniz, Kişisel
Konu Konu: Arazi Arıyorum Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

selam,

Çanakkale-Bursa-Balıkesir civarında min.50 dönüm arazi arıyorum.

Yakınlarında Elektrik-Yol ve Su olması ve Tek tapu olması Tercih nedenidir.10 km civarı...jeotermal kaynak varsa 60-70 derece...ideal olur...
Jeotermal ıstıma ile seracılık üzerine taslak halinde bir projem var.

İlgilenenler veya görüş,düşünce veya fikir beyan edecek Hanif dostlarıma duyurulur.

sevgiler...

Buradan veya metehan2003@hotmail.de adresinden irtibata geçebiliriz.


__________________
Haşr -10
"Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru.
Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,"
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
zübeyr
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 30 mart 2008
Yer: Uganda
Gönderilenler: 126
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı zübeyr

Jeotermal Enerji Nedir?

"Jeotermal Enerjinin Kullanım amaçlı değerlendirilmesi
İnsanoğlunun Doğal Yaşam Sürecinin Devamını Sağlar"






Jeotermal kaynak kısaca yer ısısı olup, yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısının oluşturduğu, kimyasallar içeren sıcak su, buhar ve gazlardır. Jeotermal enerji ise jeotermal kaynaklardan doğrudan veya dolaylı her türlü faydalanmayı kapsamaktadır.



Jeotermal enerji yeni, yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmeyen, ucuz, güvenilir, çevre dostu, yerli ve yeşil bir enerji türüdür.



     

Yerküredeki Sıcaklık Dağılımı



JEOTERMAL KAYNAKLAR İLE :



A – ELEKTRİK ENERJİSİ ÜRETİMİ,

B – MERKEZİ ISITMA, SOĞUTMA (AIR-CONDITIONING), SERA ISITMASI V.B.

C – ENDÜSTRİYEL AMAÇLI KULLANIM, PROSES ISISI TEMİNİ, KURUTMA V.B.

D – KİMYASAL MADDE VE MİNERAL ÜRETİMİ, KARBONDİOKSİT, GÜBRE, LİTYUM, AĞIR SU, HİDROJEN V.B.

E – KAPLICA AMAÇLI KULLANIM (TERMAL TURİZM)

F – DÜŞÜK SICAKLIKLARDA (30 °C) KÜLTÜR BALIKÇILIĞI

G – MİNERALLİ SU OLARAK İÇİLEREK KULLANIMI VB. GERÇEKLEŞTİRİLMEKTEDİR.











JEOTERMAL ENERJİ YENİ, YENİLENEBİLİR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ENERJİ KAYNAĞIDIR.



Yağmur, kar, deniz ve magmatik suların yeraltındaki gözenekli ve çatlaklı kayaç kütlelerini besleyerek oluşturdukları jeotermal rezervuarlar, yeraltı ve reenjeksiyon koşulları devam ettiği müddetçe yenilenebilir ve sürdürülebilir özelliklerini korurlar. Kısa süreli atmosferik koşullardan etkilenmezler.



Ancak, jeotermal rezervuarlardan yapılan sondajlı üretimlerde jeotermal akışkanın çevreye atılmaması ve rezervuarı beslemesi bakımından, işlevi tamamlandıktan sonra tekrar yeraltına gönderilmesi (reenjeksiyon) zorunludur. Reenjeksiyon birçok ülkede yasalarla zorunlu hale getirilmiştir.






                             
     Jeotermal sistemdeki rezervuar, üretim ve reenjeksiyon



Jeotermal enerjinin kullanımda hiçbir risk faktörü taşımadığı (patlama, yangın, zehirlenme v.b.) için son derece güvenilir olduğu kanıtlanmıştır.



İtalya Larderello sahasında 1904 yılından beri, Kaliforniya Geyser sahasından 48 yıldır jeotermal elektrik üretilmektedir. 1890’dan beri Boise Idaho’da (ABD) ve 1934’den bu yana Reykjavik-İzlanda’da merkezi ısıtma sistemi bulunmaktadır. Ayrıca, Paris’in banliyölerinde 85.000 konut Jeotermal enerji ile ısıtılmaktadır.


NİÇİN JEOTERMAL .....?


- YENİLENEBİLİR, SÜRDÜRÜLEBİLİR, TÜKENMEYEN ENERJİ

- ÖZVARLIĞIMIZ, DOĞAL KAYNAK

- TEMİZ, ÇEVRE DOSTU (Yanma teknolojisi kullanılmadığı için ve sıfıra yakın emisyon)

- ÇOK AMAÇLI ISITMA UYGULAMALARI İÇİN İDEAL (konutta, tarımda, endüstride, sera ısıtmasında vd.)

- METEOROLOJİK KOŞULLARDAN BAĞIMSIZ (Rüzgar, Yağmur, Güneş v.b.’den bağımsız)

- HAZIR ENERJİ

- FOSİL VE DİĞER ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARINA GÖRE ÇOK DAHA UCUZ

- ARAMA KUYULARI ÜRETİM VE BAZEN REENJEKSİYON KUYULARINA DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR

- GÜVENİLİR (Yangın, patlama, zehirleme riski yok)

- VERİMLİLİK %95’İN ÜZERİNDE

- MİNİMUM ALAN İHTİYACI (Hidro, Güneş vb’nin tersine)

- KOLAY VE HIZLI DEVREYE ALMA, İŞLETME VE BAKIM (6 ay – 1 yıl), uzun tesisat ömrü

- JEOTERMAL LOKAL BİR ENERJİ OLDUĞU, İTHALİ VE İHRACI VE ULUSLARARASI BİR FİYATI OLMADIĞI İÇİN SAVAŞLARA VE ULUSLARARASI               

   PROBLEMLERE NEDEN OLMAZ.

- JEOTERMAL ISITMA EVLERE FUEL-OİL, MAZOT, KÖMÜR, ODUN ATIKLARININ TAŞINMASINI ORTADAN KALDIRACAĞI İÇİN ŞEHİR İÇERİSİNDEKİ TRAFİĞİN   

    YÜKÜNÜ AZALTIR.

sn metehan, bu jeotermal ile seracılık nasıl, yapılıyor inan çok merak ettim bunun sağlık ve diğer özel ebepleri hakkında bilgi edinmişsindir bu konuda birazcık beni aydınlatırsan çok sevinirim, birde bu arsalar öyle ha denilince bulunuluyormu?

selamlar...

__________________
koymuş postasını,GÖRMÜŞ RESTİNİ!!! he canım sen getir üstünü!!!
Behr bı deva kuçka heram nabe!!!
hılas!!!
Yukarı dön Göster zübeyr's Profil Diğer Mesajlarını Ara: zübeyr
 
zübeyr
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 30 mart 2008
Yer: Uganda
Gönderilenler: 126
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı zübeyr

sn metahan bu google amca her bilgiyi veriyor, baktım az çok fikir edindim, arsa konusunda allah kolaylık versin.




Jeotermal Seracılık










Dünyada 10 Bin dönüm, Türkiye’de ise 635 dönüm jeotermal sera vardır. Şanlıurfa’daki 106 dönümlük jeotermal seradan Avrupa’ya ihracat yapılmaktadır.



Seraların jeotermal ile ısıtılmasının getirdiği çok önemli avantajlar vardır. Bunlar;








-        Jeotermal ısıtma, verimi %50-60

    artırmaktadır.



-        Sera atmosferine jeotermal

karbondioksitin verilmesi verimi %40

artırmaktadır (fotosenteze destek

CO2 gübrelemesi).





-        Sera içi sıcaklık döllenme için gereken sıcaklığın üstünde olmakta bu da verimi artırmaktadır. Bu sayede gerekli havalandırma yapılabilmekte ve sera içi rutubet yükselmemekte ve bundan kaynaklanabilecek hastalıklar oluşmamaktadır. Bu, Avrupa Birliği’nin ve Uluslararası Gıda/Sağlık örgütlerinin istediği bir koşuldur.



-        İdeal iç sıcaklık nedeniyle hormonsuz üretim mümkün olmaktadır.



-        Seraların teknik, ekonomik, ticari işletmesi için büyüklüğünün en az 25.000 m2 olması, ısıtma hesaplarına esas olan dış dizayn sıcaklığının -15 ºC’den daha soğuk olmaması ve kış ayları dış hava ortalama sıcaklığının 0 ºC’den daha düşük olmaması gibi bir tavsiye değerimiz bulunmaktadır.





Mevcut 635 dönüm’lük sera ısıtmasının 10 yıl içinde 10.000 dönüm olması hedeflenmektedir.


__________________
koymuş postasını,GÖRMÜŞ RESTİNİ!!! he canım sen getir üstünü!!!
Behr bı deva kuçka heram nabe!!!
hılas!!!
Yukarı dön Göster zübeyr's Profil Diğer Mesajlarını Ara: zübeyr
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

merhaba sayın zübeyr,

Evet google bir nimet,ancak her zaman bilgilere güvenilmiyor.

Ben gelecekde Tarım ürünlerinin stratejik önem kazanacağını düşünüyorum.Yeni teknolojiler ve otomasyon ile verimli üretim yapılabileceğini görüyorum.
İsrailoğulları topraksız tarıma geçtiler.Bizlerde artık "su akar,türk bakar" özdeyişini kırmak zorundayız.
Bu nimetler birçok halka verilmemiş...Bizler varlık içinde yokluk çeken bir halkız.
Şuan devlet "özel ağaçlandırma sahaları ile ağaçlandırma karşılığında 49 yıllığına geniş arazileri vatandaşa dağıtıyor...
Ceviz ve Badem kapalı bahçeleri Teşvik kapsamında...
Rüzgar ve Güneş enerjisi+Jeotermal olan bir yer dünyada cennet demektir.
Vakit kolları sıvama zamanı...Büyükşehirler tad vermez oldu.

selam ile...


__________________
Haşr -10
"Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru.
Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,"
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
adalet
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 02 ekim 2006
Gönderilenler: 1195
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adalet

Yeni Şafak- Mustafa KUTLU


İşsizliğe çare: Tarım

Yıllar yılı Anadolu insanı büyük şehirlere taşındı. "Göç" bu ülkenin değişiminde başlıca etken idi. Niçin bunca insan yerini-yurdunu terkedip gidiyordu. Gidiyordu çünkü devir değişmiş, eski hayat tarzının yerini yeni hayat tarzı almıştı. İnsanlar "daha iyi şartlarda" yaşamak istiyor, çocuklarının istikbalini düşünüyorlardı.

Nüfus artmış, mevcut işlenebilir arazi aileyi geçindirmez olmuştu. Ölenlerin ardından sürekli miras yoluyla bölünen arazi verim açısından da artık işe yaramıyordu.

Geçmişte bu problem "gurbetçilik" yoluyla çözüme kavuşmuştu. Eli iş tutan erkekler, eğer arazi aileyi beslemeye yetmiyorsa, unu öğütüp ambara koyduktan sonra büyük şehirlere çalışmaya giderdi.

Henüz büyük şehirlerin sanayi kapasitesi dar olduğundan gelen iş gücü sanayide iş bulamaz; kapıcılık-hamallık-boyacılık-inşaat-kahvecilik-garsonluk vb. gibi hizmet sektöründe çalışır; bazıları işportacılık yapardı. Bu gelenlerden bazıları şehrin civarında oluşmaya başlayan gecekondu semtlerine uğrar; hemşehriler yanında onlar da bir hazine arazisi çevirir (Ki bu kişiler bu semtlerin şehrin ortasında kalması sebebi ile emlak zengini oldu), kimisi daimi bir iş tutunca ailesini de yanına alırdı. O yıllarda iş imkanı daha fazla, mesela "İstanbul'un taşı toprağı altın" idi.

Çalışanlar akraba yanında, bekar odalarında, ucuz otellerde kalır; yemez-içmez para biriktirir, bu para ile sılaya dönerdi.

Geride kalan gelinler, kızlar; yeni evli kadınlar, küçük çocuklar, yaşlı ana-babalar, dedeler gidenlerin yolunu gözler; bu münasebetle her haneden, her tarladan, her dağ başından dertli gurbet ve hasret türküleri duyulurdu.

"Göç" zamanla hızlandı. Mesela Sivas'ın 216 Köyü tamamen boşalmıştı. Arazileri susuzdu. Bire beş anca veriyor, aileyi doyurmuyordu. Doktor, öğretmen, yol yoktu. Fukaralık çoktu. Devletin eli bunlara erişmiyordu. Oysa insanlar eğitim, sağlık, güvenlik, beslenme, konut vb. gibi temel ihtiyaçların artık daha gelişmiş ve yaygınlaşmış uygulamasını istiyordu. Gittikleri batı kentlerinde bunları görüyorlardı.

Altmışların başında çıkan bir fırsat köylünün yüzünü güldürdü. Avrupa, işçi istiyordu ve çok para veriyordu. Öyle ki Almanya'da çalışan ve para biriktiren bir köylü, dönüşünde bütün bir köyü satın alacak para getirebiliyordu. Öğretmenliğim sırasında benzer bir olayla karşılaştım. Çalıştığım vilayetin küçük bir ilçesinin Belediye Başkanı Almanya'ya işçi yazılmıştı. Sırası gelince başkanlıktan istifa edip gitti.

Almancı parası hem köylünün yüzünü güldürdü, hem o yıllarda dövize fevkalade ihtiyaç duyan devletin ihtiyacını karşıladı; hem Anadolu'da, hem büyük şehirlerde yatırımlara yol açtı. (Daha sonra bu tasarrufların bir takım şirketler tarafından türlü şekillerde toplanıp batırıldığına şahit olduk).

Artın cin şişeden çıkmıştı.

Ağrı'lı bir çobana soruyordun, daha dün Stockholm'den gelmiş. Milletin gözü açılmıştı ve göç büsbütün hızlanmıştı.

Toprağını bırakan soluğu ya Avrupa'da, ya büyük şehirde alıyordu. Köylerde sadece yaşlılar kalmıştı.

Gün geldi şehirler de bu yükü kaldıramaz oldu. Çarpık – köksüz - yanlış sanayi - yanlış şehirleşme tam bir yağmaya dönüşmüş; siyasi iktidarlar bu yağmaya çanak tutmuştu.

Pek tabii olarak işsizlik başgösterdi. Peş peşe gelen iktisadi krizler mevcut dengeleri alt-üst etti. Dengesiz toplum değerlerini yitirdi, her sokakta bir çete oluştu.

Geçen zaman içinde tarımda gelişmeler olmuş, çarık ve öküz kalkmış, gübre – kredi – tohum - su imkânları nisbeten artmış; arazisi iyi olanlar bayağı kazanmaya başlamışlardı.

Daha sonra alternatif ürünler devreye girdi. Seracılık neredeyse bütün ülkeye yayıldı. İletişim ve ulaşım imkanları arttı. Artık insanlar Karakış'ta domates - salatalık yiyebiliyorlardı.

Bazı bölgelerde bazı ürünler (mesela kiraz, organik çilek vb) yüksek ücretlerle ihracata gidiyor, köylü bayağı kazanıyordu.

Sulama faaliyetleri ile pek çok susuz arazi suya kavuşmuştu.

Toprağını terkeden, şehre yerleşen, çoluk - çocuğunu okutmaya çalışan köylünün bir gözü Anadolu'da bu olup - bitenlerde idi. Yazları köyüne gidiyor, değişimi gözüyle görüyordu. Ama işte ne yazık ki; artık çoluk-çocuğu büyük şehre alışmış, orada iş tutmuştu. Köye ancak yazları, tatil için geliyorlardı.

İş imkanı iyice daralıp, gençler de (hatta üniversite mezunları da) iş bulamaz hale gelince sıladaki tarlalar hatıra geldi. Bazı bölgelerde bazı babalar yeniden traktöre, pulluğa, fidan dikmeye, besi yapmaya sarıldılar. Bir tarla organik çilek büyük servet demekti. Geri dönüp bu işlere başlayanlar çoğaldı. (Son birkaç yılda tarımda istihdam % 13 artmış. Radikal 26 Ekim 2010).

Bana sorarsanız bunu bir kampanyaya dönüştürmek lazım. Anadolu toprakları eski sahiplerini veya onların işsiz kalmış çocuklarını bekliyor. Bu hamleyi devlet yapabilir. Bir kilo çelik yerine bir kilo çilek üretelim. Hem böylece çevreyi de korumuş oluruz.



__________________
"Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
Yukarı dön Göster adalet's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adalet
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats