Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selamlar,

bir genç "tıp fakültesine gitmem ben" dese..

"hiç bir tıp doktorundan ders almam" dese...

"pratiğe ihtiyacım yok" dese...

bana sadece "tıp kitapları" yeter.. onları okur, ben de "doktor" olurum ve çok güzel "kalp ameliyatları" yaparım" dese...

sonra da "ben kalp doktoruyum... şu kadar kitap okudum.. kafam da iyi çalışır... gerçi hiçbir hocadan ders falan da almadım.. ama kendim bunu "tıp kitapları"ndan okudum ve öğrendim... sizi ameliyat ederim... kalp damarlarınızı değiştiririm... veya sitent takarım" ücret de almam.. bedava yaparım.. karşılık beklemem.. benim ücretimi rabbim verir..." dese...

ne yapardınız... ????

uzman ve tecrübeli bir kalp doktoruna mı gidip ameliyat olurdunuz...???

yoksa her şeyi kendi  okumalarıyla "tıp kitaplarından" öğrenmiş, hiç bir ders almamış, yetiştirilmemiş, uzmanlığı olmayan, tecrübesi bulunmayan bir kimseye mi ameliyat olmak isterdiniz???

hadi yapın tercihinizi.. kullanın aklınızı... ne yapardınız???

ne gerek var peygambere...

ne gerek var islam alimine...

ne gerek var hadise.. ne gerek var sünnete...

ne gerek var üniversitelerde ilahiyat fakültelerine...

ne gerek var din görevlilerine...

ne gerek var diyanete...

ne gerek var yazılmış binlerce kitaba...

ne gerek var tecrübeye....

 ne gerek var uzmanlığa...

herkes tıp doktoru olabilir.. herkes tıp kitaplarını okur, ameliyat yapabilir.. neden doktorlara maaş veriyoruz... doktorlar diye bir sınıf mı var... nereden çıktı bu.. bize tıp kitapları yeter.. onu anlayıp açıklayacak ve öğretecek uzman doktorlara bizim hiç bir ihtiyacımız yok... bizim onların tecrübe ve birikimlerine (sahih sünnete) ihtiyacımız yok... onların sözlerine (hadislerine) ihtiyacımız yok... onların değerlendirmeleri bizi bağlamaaaz....

biz herşeyi kendimiz de halledebiliriz... bize sadece tıp kitapları yeter.. biz her türlü hastalığın çaresini bu tıp kitaplarına bakarak rahatça buluruz.. var mı böyle tıp (din) adamları sınıfı... sağlımızı korumayı onlardan mı öğreneceğiz??? biz bilmiyor muyuz sanki?? onları hiç bir ihtiyacımız yokkkk...

bize tıp kitapları yeter.. bizim uzman doktora da, tıp fakültelerine de ihtiyacımız yoooooooooooooook.... yokk kardeşim tamam mı..??? yooooook.... yok işte... yok yok yok.... yooookkkkkk!!!!!

bu arada;

güldürmeyin adamı.. çok komik oluyorsunuz... demez mi birileri...??? .)

selam ve dua ile...

küsmece yokk... darılmaca da yok..

muhabbetle...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

beyyine kardeşşş,

önce sen bir yazılanları oku da..... ondan sonra klavyeyi eline al...

ne dediğin hiç anlaşılmıyor.... komik durumlara düşüyorsun....

kafana göre ayetleri yorumlama... uzman olmadan ahkam kesme....

selametle....

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

önce sen bir yazılanları oku da..... ondan sonra klavyeyi eline al...

Siz de, efendim, siz de.

Önce Nûr 31'deki ziynetler inanan kadının göğsüdür, göbeğidir, ince belidir... iddiasını öne süren sizsiniz. Sonra "Öyle olsaydı Yüce Allah kadının oralarını şu şu şu erkeklere açmasını caiz kılmazdı," denip iddianızın ahlaka mugayir ve gayriislami olduğu hatırlatılınca "onlar cazibe ve güzelliktir" diye sözü yuvarlayan da.

Olmuyor, bembeyaz kardeşim, olmuyor. İnanan kadının cazibesi ve güzelliği her ne ise o şeyin mahalle camisinden emekli 90 yaşındaki imama açılması haram olduğu halde 30 yaşındaki erkek tâbilere açılması neden caiz? O şeyin adım adım zina ile ne ilgisi var?

İnanan kadın cazibe ve güzelliğini kullanarak 90 yaşındaki emekli imama "adım adım zina"ya mı yürüyecek? Ve de "nisâ ihinne"nin dışındaki kadınlara? 

Olmuyor. Çünkü hâlâ ziynetler adım adım zinaya götürür iddiasını öne sürüyor ve zinayı önlemek bahanesiyle kadını öce tesettüre sokup sonra şu şu şu erkelerin önüne tesettürsüz çıkararak zina tellallığı yapıyorsunuz. Yani gayriislamî ve ahlaksız icazetiniz orta yerde öyle duruyor.

Konumuz, Kuran'da hükme bağlanmadığı için ayete aykırı da düşmeyen deliller. İşte somut bir örnek. İnanan kadınları başörtüsü-çarşaf-burka hapsine tıkmak için karamanların ve ayetullahların ve talibanın uydurduğu gerekçe: adım adım zina ihtimalini önlemek.

Oysa ayetin konusu: 7:32'deki ziynetler* ile yapılan ve "kavaid" yani bir bakıma yatalak kadınlara da haram olduğu Nûr 60'da belirtilen takı teşhirciliği. 

Takılar adım adım zinaya neden olamıyacağına göre o gerekçe Nûr 31'de yok. O halde ayete aykırı da düşmez. Mide ilacının ayak ağrısına aykırı düşmeyeceği gibi... de ilahî hükme uyar mı? Bu ahlaksız icazet Îslama uygun mu?

Sevgi ile.

________________________________

*Muhammed bin Abdullah'ın ilk kızı Zeyneb. Bilmiyordum; bugün okuduğum bir yazıdan öğrendim: ZEYNEB, babasının ziyneti demekmiş. Kız babası olmanın ayıp sayıldığı bir ortamda (16:58-59) Muhammed, kızını kendisinin ziyneti ilan ederek, kız babası olmakla övünmüş.

Acaba hangi anlamda; "adım adım zina"ya yola açan cazibe mi ya da paha biçilmez bir mücevher mi?

Right from the first day his first daughter, Zaynab, was born, Muhammad (peace be upon him) was the kindest of fathers. The very name he chose for her is indicative. It is made up of two words, zayn, which means ‘ornament’, and ab, which means ‘father’. So, he called her the ornament or the jewel of her father, indicating how pleased he was to have her.

http://www.arabnews.com/?page=5&section=0&article=10 8328&d=30&m=3&y=2008 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

has akçay kardeşim, senin kafan iyice karışmış... doktora gitmen lazım.. ya da oturup güzel bir tefsir okuman ya da Arapça yı öğrenmen şart.. ben senin iyiliğini istiyorum... zira anlatılanları kavrama, yanlış anlama ve fasit kıyaslar yapma problemin var gibi.... yine de sen bilirsin... yapacak bir şey yok.. ben sadece uyardım....daha çok çalışman lazım.. böyle olmaz... bir konuda uzman ol.. onu da iyi yap... işinin hakkını ver... sürekli kendini geliştir... sonra görüşelim...

-------------

ali kardeşim,

sana gelince; bir kasa elma içinde 40 veya 50 tane çürük elma olabilir...

veya bir ağaçta 8-10 tane çürük elma olabilir...

siz "bütün elmalar çürüktür" derseniz size gülmezler mi????

öte yandan din konusunda da uzmanlık alanları  farklı farklıdır....

konunu uzmanlarının (dikkat edin o konunun hakiki uzmanları diyorum hariçten gazel okuyanlar demiyorum) ulaştığı farklı sonuçları, görüş ve düşünceleri, kanaatleri değer taşır..

siz de bir konuda uzmalığınızı ispat edin.. sonra o konuda düşünce belirtin saygı duyalım,

siz hadis uzmanı mısınız?? (üniversiteyi bitirdikten sonra bu konuda akademik çalışmalar yaptınız mı??? farklı görüşler ortaya koydunuz mu??)

siz tefsir uzmanı mısınız???

siz dinler tarihi uzmanı mısınız??

siz islam tarihi uzmanı mısınız??

siz islam hukuku uzmanı mısınız??

siz din sosyolojisi uzmanı mısınız??

siz din psiklolojisi uzmanı mısınız??

siz tasavvuf tarihi uzmanı mısınız??

siz islam sanat tarihi uzmanı mısınız??

siz din eğitimi uzmanı mısınız??

vs. vs. vs. vs....

yok.. çünkü değilsiniz.. çünkü hukukçusunuz... medeni kanun ezberlediniz.. dine biraz ilgi duydunuz... araştırmalar yaptınız... hadisi reddederek Kur'anı anlayacağınız zanneden hindistan'da yaygın olan "kur'aniyyun" ekolünün Türkiye temsilcilerinden biri olmayı seçtiniz... (bu yoldan ayrılıp tövbe edenler olduğu halde, hatalarını itiraf edenler olduğu, gerçeğe yönelip pişman olanlar olduğu halde, hala siz ısrarla savunuyorsunuz bu ekolün yanlış düşüncelerini.. akıl yürütüyorsunuz.. ama yanlış bir kıyas bu... ve maalesef yanılıyorsunuz... biz de uyarı vazifemizi yapıyoruz... hala anlamak istemezseniz yapacak bir şey yok... selam size diyecez ve biz de kendi yolumuzda yürüyecez.. )

Arapça biliyor musunuz..??? bu konuda KPDS belgeniz var mı? bu konuda bir eğitim aldınız mı? din konusunun hangi dalında uzmansınız???

hiç biri mi...??

peki o zaman nasıl oluyor da bu kadar rahat ahkam kesiyorsunuz???

kendinizi peygamber yerine koyuyorsunuz??? dine ilaveler getiriyorsunuz?? veya çıkartıyorsunuz.. bu yetkiyi nereden aldınız...???buna hakkınız var mı???

Hz. Muhammed e layık görmediğinizi siz kendiniz niye yapmaya çalışıyorsunuz...???

olmuyor ali bey, olmuyor... sizin gibi çok akıllı bir arkadaşa yakışmıyor...

-----------------

aliaksoy kardeşim, ben günü birinde gerçekleri göreceğinize inanıyorum.. çünkü kurduğunuz cümleleriniz çok güzel... böyle biri hakikati anlayacaktır.. biraz daha gayret... ne olur acele edin... sorgalamaya devam edin... elbette eleştirin... din alanında faaliyet içinde olan bir çok kimseden, bir çok konuda, iyi bir eleştirel düşünce içinde olduğunuzu görüyorum... bazı görüşlerinize katılıyorum... buna saygı da duyuyorum... ne olur bu güzel düşüncelerinizi artırın da "sahih sünnet"in önemini de fark edin... peygambere hak ettiği değeri verin.. peygamberi yanlış tanıtanlara kızıp, yanlış yapmayın... ben de kızıyorum onlara ve eleştiriyotum... kur an ın tanıttığı peygamber e gelin.. ben de oradayım zaten... eğer bunu başarırsanız çok güzel fikirler ortaya koyacağınıza inanıyorum.... yanlış yapanlara kızıp bir başka yanlışa imza atmak da iyi olmasa gerektir... kötü örnek örnek olamaz.. siz iyi olana bakarak karar verin...

neyse; size değer verdiğimi bilmenizi isterim.. ben akıllı adamları çok seviyorum.. "müminbirkul'u da çok ama çooook sevdim... bilmenizi isterim... sizi daha çok takdir etmek isterim...

selam ve dua ile... muhabbetlerimle....