Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

kardeşim,

"çöldeki bir ümmi" tabiri hiç şık değil... yakışmamış.. bu; hz. peygambere bir hakaret gibi algılanabilir... düzeltmenizi tavsiye derim... bu birrr...

ikiii; mekke o dönemde (yani 1400 yıl önce) dünyadaki 4. büyük kent idi... yani islam, şehre gelmiştir... medeni bir dindir... medeniyet getirmiştir...

üçüncüsü; ümmi demek; "okuma-yazma bilmeyen" anlamına gelmekle beraber, "kitapla ilgisi olmayan" yani "kitap yazmayan" anlamına da gelir... buna özellikle dikkat etmenizi istirham ederim...

dolayısıyla Hz. Muhammed "kitapla ilgisi olmayan, daha önce kitap yazmamış" biriydi... ancak okuma-yazma biliyordu... hesabı ve kitabı biliyordu...

çünkü dedesi Abdulmuttalip ve amcası Ebu talip onun iyi bir eğitim almasını sağladılar... Ebu talip ona ticareti öğretti.. yani iş adamlığını öğretti.. ve yanında yetiştirdi...

Hz. peygamber, peygamber olmazdan evvel uluslararası ticaret yapan bir iş adamıydı... 25 yaşındaki evliliğinden sonra da eşinin ticaret kervanının CEO su oldu... yani; o günün şartlarında 100 veya 300 konvoyluk bir tır (deve sürüsü) filosunu harika bir şekilde idare ediyordu...

bu da bilgi ile olur.. hesap ile olur.. eğitimle olur... özetle Hz. Muhammed okuma ve yazmayı bi-li-yor-du.... çöldeki bir bedevi (haşa, sümme haşa...) değildi...

o harika bir insandı... tek Allah'a inanıyordu... hiç putlara tapmamıştı... o dönemdeki ayrusçular gibiydi.. çağının sorunlarına çözüm arıyordu... Peygamberliği hak edecek olgunluğa gelince de Allah ona bunu nasip etti....

sonuç olarak; peygamberi tanımadan islamı da anlayamazsınız.. onun hayatını doğru dürüst bilmeden yarım yamalak bilgilerle ancak bu kadar anlayabilir birileri.... sonra da basit ve seviyesiz yorumlar yapar...

gelin gerçek islam a... bırakın oyun ve oynaşı... önce elçiyi iyi tanıyın.. erdemliler hareketinin kurucularından hz. muhammed i iyi anlamaya gayret edin... sonra fikir sahibi olun... uzmanlık budur işte... anlatılanları anlamak için de bir birikim gerekir...

muhabbetle....

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

ali kardeşim,

 bu bakış açısının yanlışlığını ve tutarsızlığını ortaya koydum...

umarım kırılmamışsındır... bu itibarla;

bu sıfırlanmadan önce bilgi depolamak ve sağlam bir muhakeme bence daha önemlidir diye düşünürüm....

"doğru bir sonuca" ulaşmak için "doğru bir bakış açısı" şarttır... ve doğru bir bakış açısına sahip olabilmek için de, "doğru ve sahih bilgi" elzemdir...

öte yandan "kitap nedir iman nedir bilmezdin" ayetinden kastedilen "peygamberlik" nedir bilmezdin ve böyle bir şeyi beklemezdin" demektir...

muhabbetle..... ali kardeşim...

selametle....

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

"Hz. peygamber, peygamber olmazdan evvel uluslararası ticaret yapan bir iş adamıydı... 25 yaşındaki evliliğinden sonra da eşinin ticaret kervanının CEO su oldu... yani; o günün şartlarında 100 veya 300 konvoyluk bir tır (deve sürüsü) filosunu harika bir şekilde idare ediyordu... "

İyi de Allah "ceo" seçmiyor,resul seçiyor.Konuyu saptırmaya gerek yok.Adalet'in sorusu hala cevap beklıyor. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

yazdıklarım harika anlaşılıyor... hayranım size...

peygamber okuma ve yazma biliyordu... ama kitapla ilgisi yoktu... daha önce kitap yazmamıştı...

kısaca; o çöldeki bir ümmi değildi... mükemmel bir insandı....

selametle...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Ancak hadislerde tam tersi yaziyor, okuma yazma bilmiyordu deniliyor.. Bembeyaz kardesim, simdi nasil olacak.. ?

Namazi hadislerden alacagiz, ummi kelimesini anlamak, hadisleri delil saymacakmiyiz ...?? Kafam karisti,.. Simdi birsey ya dogrudur, ya yanlistir. Buhari hepsine sahih demis, zaten binlerce hadisin icinden secmis.. Ya hepsi dogrudur, ya da yanlistir.. ( Birseyin icine, dogrulardan karistirilip, yanlislar dolduruluyorsa, o dogrudan cok yanlisi anlatmak icindir.. )

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selamlar,

BUHARİ'deki yüzlerce rivayeti Darekutni eleştirmekten çekinmemiştir... ondan sonra da eleştiren bir çok islam alimi olmuştur...

onunda yanıldığı noktalar olabilir... ancak o bir kaynaktır.. alır ve değerlendiririz... onu küçük görmeyiz ve göstermeyiz.. Allah o çalışması nedeniyle ona sevaplar versin... Allah ondan razı olsun... eleştirmek gerektiğinde de bunu uzmanları yapar... siz merak etmeyin.....

toptan süpürüp almayalım.. toptan da süpürüp atmayalım.. seçici olalaım....

sadece siyah ve beyaz renkleri yok ki... hayatta bir sürü renk var...

selam ve dualarımla....

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Ben diyecem ki, 5 parmagin beside benim..

Biride diyecek ki, bakariz hangisi onun, onun degil..

Bu iste bir mantik hatasi var..

Hadisleri hayatimizdan cikardigimizda ne eksik kaliyor ???

Ben, kendimden ornek verirsem hicbirsey.. Hatta ileri giderek, diyebilirim ki, bilgi kaynaginin tekligi sayesinde, inancim daha kuvvetli, celiskilerden uzak, kesin ve net cizgiler ciziyor.

Buhari ve baska birisi kim olursa olsun, hadisleri toplama iznini kimden almistir ?? Hangi Halife den ?? Ebubekir, Omer, Osman, Ali ??

Soyle birsey diyedebiliriz, bir bardak bira, mideyi sindirmeye birebir..

Eee, simdi bira helal mi oldu,.. Birseyi olcup tartmamiz lazim, bir bardagi mideyi sindiriyor ancak fazlasi da akla gelmeyecek cirkinliklere kotuluklere yol aciyor..

Su hadis masum, bu hadis dogru, nezarari var diyerek yaklasirsak, ozaman sizi teraziye cagiriyorum.. Bunca senedir hadisleri kaynak edinen insanlari gelin beraber gozlemleyelim..

Bakin bakalim, nasil sekle gomulmusler, nasil robotlasmislar, nasil bir milletin kulturu altinda ezilmisler.. Arap kulturunu Islam sanip yasiyanlari gozlemleyelim.. Araplardan daha cok sahip cikiyoruz arap kulturune..

Camii de imam, once sesini kisip arapca okuyor dualari hutbede sonra turkce.. ?? Ben sormazmiyim ozaman, o kisik sesle okudugu dua kimin icin?? Yoksa, once Allah anlasin diye arapca olarak sonra turkce bizler anlamimiz icin mi okuyor..

Lutfen kendimizi aldatmayalim, hadislerin dinimize ne gibi yararlari var..?? Kafa karistirmaktan, insanlari herseye inandirmaktan baska ne gibi yararlari var..

Her kose basinda, cinci hocalar, muska yazanlar, turbeler.. arapca kaliplasmis dua tekrarlariyla, 4000, 1000 salati serifeyle Allah ile bahsire yapanlar mi.. daha neler neler..

Bence, bilgi kaynagini temizlemek, Kuran'in isigini on plana cikarmak gerek.. Bu da ancak ve ancak Kuran'i Kuranla, Kuran'i akil ve mantikla birlestirip anlamaktan geciyor..

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selamlar,

yanlış akıl yürütenler, doğru sonuçlara ulaşamamışlardır....

doğru akıl yürütebilmek için de, "mantık kurallarını" doğru bilmek ve uygulamak icab eder...

konu ile ilgisi olmayan hususları "delil diye başka bir konuda sunmak" pek de mantıklı değildir...

bu durum kişiyi doğru sonuca götürmez.... daha yanlış mecralara sürükler..

zira doğruya varmak için yola yanlış bir yerden çıkarsanız, doğruya hiç ulaşmadığınız gibi, karanlıklar arasında kaybolup gidebilirsiniz de...

dolayısıyla akl-ı selim ve sağlam bir muhakemeye ulaşabilmek için öncelik bu alanlara verilmelidir... bu arada usul konusunda da mesafe kat edilebilmelidir....

zira sloganlar kişiyi bir müddet götürür.. doğru bir bakış olmayınca o kişi olduğu yerde kalır... geriye doğru gitmeye başlar... ve kendisine yazık edebilir....

selam ve dua ile...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam,

Baslik Kaza namazi,

Kuran'da seferde dahi kisaltilip yerine getirilen bir salattan soz ediliyor, ve binek uzerinde korku halindeyken, yururken..

Kuran'da salati kacirirsaniz, salata gec kalirsaniz, salata kalkamazsaniz, hasta olursaniz, kilamadiginiz namazlari kilin.. geciyor mu gecmiyor mu ??

Kuran'in hicbir yerinde ne kaza icin, nede cem icin ruhsat verilmis.. !!

Boyle bir ruhsat varsa, bunu ancak Allah verir..

Allah'im ne cok insanlar var Sen'in adina konusan... :(