HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Cennette oturak alemleri, huriler yok. Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

SİYAH YAZILAR SAFFET METİNİN DİĞERLERİ BENİM YANITLARIM:

 

Elinde Allah'ın kitabı olan ne adına konuşmalıydı??Elbette Allah adına konuşacak, bu onun en doğal hakkıdır.Peygamberler böyle yapmadı mı?

Maalesef Allahın kitabıyla konuşmadılar. Hadisle konuştular."Hadisleri Kurana soralım uyanları alalım uymayanları atalım"safsatasına sende inanıyorsun.Dolayısıyla her kesimin doğrulatma ölçüsü farklı oluyor.Buna sen sınır koyamazsın. İbn-i sinayı tekfir ettiler. Vardığı ilmi sonuçlar, peygamber hadislerini doğrulamadığı için. Ayrıca ona ölmüş insanlar üzerinde bile araştırma yapma izni vermediler. Örneğin savaşta ölmüş insanları bile bilimsel araştırma için kullanmaya izin vermediler. Ölüyü parçalarsan, sağ iken parçalamış gibi diyet uygularız dediler. Serbestçe Anatomi çalışmaları için 1500-1600 lere kadar beklemek gerekti. O da Avrupada.Bu parçalamanın sonucunda ne oldu?İnsanlık hastalıklardan kurtuldu mu?Bilakis her şey daha da kötüye gitti.O zaman için verilen tepkiler doğruydu ancak şimdi iş çığrından çıktığı için ne söylesek havada kalmaya mahkumdur.Parçalayan parçalıyo kimsenin bize danıştığı yok. 

Hayır bu doğru değil.Bilim genellikle gereksiz boş işlerin peşinde koşar ve insanı asıl imtihan modundan saptırmaya çalışır.Din adamlarıda buna itiraz ederler haklı olarak.Bilim cep telefonunu icad eder çevreyi batırır sonrada oturur başında çözüm arar,timsahın gözyaşlarını döker.Örneğin din güneşin ve ayın zaman,hesap için ölçü araçları olduğunu söyler.Bilim ise saptırıcı görevi yaparak bu varlıkların ağırlıklarını hesap etme cüretine girişir.

Yani ben buna ne diyeyim. Otobüse, otomobile de  binme o zaman. Onlar da çevreyi kirletiyor.Senin birkmiş komplekslerin ve önyargıların anlattıklarımı anlamanda engel teşkil ediyor.Benim senin üzrinde bir yaptırımım yok,sadece alışılagelmişin dışında bir şeyler söylemeye çalışıyoruz,üzerinde düşünmeniz temennisi ile. 

Hani din ilerlemeye mani değildi. Matbaayı yasaklayan Osmanlı Şeyhülislamı hoş geldin. Tabii Matbaa da zararlı bir araç, milletin kafasına türlü türlü zehirli fikri koyup ortalığın ifsad edilmesine yarıyor.

Yıktın perdeyi eyledin viran, varayım sahibine haber vereyim heman.

Laikliğin güzel tanımları bu yazdıkların,öyle görünüyor ki gönlün bu tarafta.Allah hem doğrudan karışan hem de resul ve müminler kanalıyla dolaylı karışandır.

Allah ve peygamber bilime karışmaz.Neden karışmasın!Dünya onun malı değil mi? Bilim gerçek doğruyu arar,Hayır,gerçek doğru yitik değil ki arasın.O varolan doğruyu perdelemey çalışır ki,kendisi Allah olsun. Din Vicdani doğruyu vaz eder. Bilim  Allahın varlığı, yokluğu konusunda tarafsızdır. Bunun araştırmasına, ispatına girmez.

Vicdani doğru bana göre islamdır, Hristiyana , Yahudiye, Eskimoya, Hinduya göre başkadır. Vicdani doğru salt doğru değildir.Bütün bu çelişkilerinin sebebi daha tam olarak seçimini yapamamandan kaynaklanıyor. Yani Su sıfır derecede donar doğrusu Amerikalı, eskimo ve çinli için değişmez. Ama dini inanç hepsi için değişir. Ben domuz yenmez derim. Adam bir güzel yer. Ben içki içilmez derim. Adam bir güzel içer. Ben şu inek ne güzel kavurma olur derim, adam beni linçeder.Kötü örnek emsal teşkil etmez. 

Ben salt doğru ile Vicdani doğrunun sınırlarının bilinmesinden yanayım. İkisi de sınırını bilirse bir arada çok güzel yaşarlar.  Sıkıntı , ikisinin de tarih boyunca birbirine galebe etme arzusundan olmuştur. Allah bir göğüste iki kalp yaratmamıştır.Doğru tektir.

Eğer dünyayı din adamları yönetseydi zulüm bu kadar büyük boyutlara ulaşamazdı.Batılıların son yüz yıla "kara yüzyıl" demesi boşuna değildir.İşte Allah'ın devredışı bırakıldığı son yüzyılın hali!!

Bakın ortaçağlarda din adamları yönetiyordu. DEğişen bir şey yoktu. Savaş, zulum, katliam hep vardı. Sadece savaş makineleri yoktu. Şimdiki silahlar insanları toptan öldürüyor. Orak, tırpana karşı Biçerdöğer mukayesesi gibi.Doğru söylüyorsun o zamanda savaş vardı ama hiç olmazsa bir onuru haysiyyeti vardı.İçinde din iman vardı. 

Ama hepten de haksız sayılmazsınız, bu konuda.  Allah korkusu, aşırılıkları önler.

Piyangoyu niye kaldırmıyor?Turiste kumar caiz mi? 

Evet Turiste kumar caizdir. Çünkü kendi dini hukukunu hristiyana uygulayamazsın.Kuranın ilkelerinin olduğu yerde kumar asla kurumsallık kazanamaz. Devletler bunu aşmak için Laik hukuka geçmiştir.Yani Allah devre dışı bırakılmıştır. 

Dostum! Naci Çelik'in deyimiyle "olaylara anahtar deliğinden bakıyorsun".Saddam gidip Laik Bush gelince rahmet mi yağdı arapların başına?

Sosyoloji ilmiyle bakıyorum. Arapların en iyisi Bahreyn, Katar falan. Onlarda çalışmıyorlar, üretmiyorlar. Çalıştırıyor, alıp tüketiyorlar.
Onlar bu tavrını değiştirmedikçe, başlarına rahmet değil, zulmet yağacak. Paraları bitince, sefaleti oynayacak.Sen çalıştında ne oldu?500 milyar dolar borcun var.İnsanının çoğu açlık sınırının altında.Ekonomi,sağlık,eğitim hak getire! 

Ben Amerikalı kadar çalışmayı ibadet edinmiş bir ırk görmedim. Almanlar da böyle. Çünkü protestanlığın gereği, inançlarına göre çalışırsan ancak bu dünyadan göçerken Allahın Krallığında yaşamak için seçilmiş bir kişi olduğunu anlarsın. Allah bunun işaretini ölmeden önce sana gösterecektir. diyor. İşin müslümancası gerçekten dünya hayatı için çalışırsan cennete gidersin dir. Esasende Allah Kur'anda, insanoğlu için sadece çalıştığının karşılığı vardır der.


Allah doğruyu ve yanlışı belirlemiştir,tüm devletler ve bireyler buna uymak zorundadır.

İçinde hem doğruyu , hem de yanlışı barındıran bir görüş. Devletler din adına, dini kurallarla yönetilmelidir. Anlayışına varır.Niye bocalıyorsun?Kuranın kuralları insan fıtratına aykırı mı?Hem kurallarını beğenme hemde "ben Kuran müslümanıyım"de!! Bu zamanlar aydınlanma öncesi idi. Dünyada yeterince denendi.Haklısın, en adaletli dönemler Süleymanın,Davudun,Yunusun,Musanın,Muhammedin yönettiği dönemlerdi. 

Devleti yönetenler,kanun yapanlar Allah'ın "güzel amel"ile sınadığı kullarıdır.
 

Bakın buna bütün kalbimle katılırım.  

Kişi ancak kendi evinde üretip içmekte özgürdür.Yaydığı, kurumsallaştırdığı an yasaklanmalıdır.

Hristiyansam ne olacak. Bakkalda bulamıyacak mıyım. Veya Türkiyede Alevi vatandaşlar var. Bunlar içkiye çok sıcak bakarlar. İçkiyi komple yasaklarsan bunlar ne yapacak.Mahremi yani evi kişiye müdahale edilecek alan değildir.Ama dediğim gibi sokağa taşırıp yapılandırdığı an kökü kurutulmalıdır.   Onlar yüzyıllardır, her türlü olayını kendi içlerinde halletmiş. Nevşehir Hacıbektaş ilçesindeki hakimler , savcılar bunalmış. Yahı burası nasıl bir yer. Hiç olay olmazmı diye. Adam olayını yüzyıllardır ne Osmanlı Kadısına getirmiş, ne TC. Mahkemesine. "Eline,diline beline sahip ol" felsefesi savmı çok güzel özetler.Umarım tam anlamıyla Kuran islamına teslim olurlar.Mezhep taassubunu terkederler.

Birazda onları düşünün.

Tamam Kur'an bu konuda içmeyin diyor. Ama benim vicdanıma diyor. Yönetime diyormu. Her türlü tedbiri al, sakın ola içmesinler. İçene sopa vur falan yok. Ama uydurma hadisler le 80 sopa vurdurmuş. Allah adına baskı yapmaya ne hakkı var. Allah vermiş mi böyle bir hak. Sana din adına hırsızlık, zina, katl den başka bir olaya din adına karışma yetkisi vermiş mi yok. Elbette diyor ama sen kulaklarını tıkıyorsun.Hadisle madisle alakası yok.Uyduruk rivayetleri önümüze koyup durma!

Zaten Laiklik burada devreye giriyor, ben hristiyan, alevi, gevşek bir müslüman olabilirim. Allahın emrini de bilirim. Nefsime yenilirim gereği gibi yaparım, yapamam.

Kur'an sana bana baskı yapma yetkisi vermez. Bu örtünmedir, içkidir, namazdır, oruçtur  veya bir başka şeydir. Allahın vermediği bir yetki ile din adına bana baskı yapamazsın.  Laf bile söyleyemezsin. Senin ne kadar dindar olma hakkın var sa, benim de günahkar olma hakkım vardır.Sonuçta hesabım vicdanımadır. Allahadır.  Allah adına kimse benden hesap soramaz.Allaha teslim olmuş bir beldede yaşarsan sorar mı sormaz mı görürsün. 


Bu dediklerime bir Kur'an müslümanı katılır.
Geleneksel Müslüman katılmaz. O kendinde baskı yapma hakkını görür.
Halbuki tek hakkı vardır. Beni uyarmak, aydınlatmak. O kadar. Yoksa homurdanamaz.Kuranda ki İslamdan çıkarım yapan muhlis müminlere gelenek adına sürekli karşı çıkan sizler değilmisiniz? 

 


Onun için laikliği destekliyorum. Baskısız bir hayatın teminatı görüyorum. Onun için Kuran modelini destekliyorum.Onu hem bu hayatın hem de ahiret hayatının teminatı olarak görüyorum. 

 

Yani beni anlayın. DİNSİZ BİR HAYAT İSTEMİYORUM, BASKISIZ BİR HAYAT İSTİYORUM.  

Hem laik , hem de çok iyi müslümanım.  Bunda bir çelişki yok.Çelişki çok. 

Şimdi bazı arkadaşlar. Allah allah, yok ya cık cık falan diyecekler. 

Herkes kendi inancında hür olsun. Yerinde iyi olsun.

Her din-bilim çatışmasında illa ki bilim mi haklı ilan edilmeli?Subhanallah!

Hayır. Olay dediğim gibi iki tarafın da birbirine gıcığından oluyor. Şİmdi siz bana Darwini kabul ettiremezsiniz. Ben bilim tarihini biliyorum. Onun niyetini anlıyorum. Darwin kuramı genel olarak biyologların inandığı veya bilimsel olmak için inanmak zorunda olduğu  bir şey. Genel Olarak Bilim adanlarından Matematikçiler ve Fizikçiler arasında tanrıya inananların yüzdesi yüksekmiş. Biyologların % 0. Çünkü inanmak zorunda olduğu bir dogma var.  

Yani adam diyorki, Yaratılış bir dogma. Tanrı yok ki. Aha da Evrim. Sen ne diye tanrı adına bir takım dogmalar vaz ediyorsun   diye ye getiriyor. Ben bunlara inanmam. Aristo biliminin korunma refleksi gibi birşey.  

Hakem de hakim de Allah'tır. 

Ben Hakemin Allahın bize vermiş olduğu temiz fikir olduğu kannatindeyim. Bu önermem yukarıdaki cümleyi de içine alır.Önemli olan çıkış noktan. 

Elbetteki Vicdanımın hakimi Allahtır.Bütün benliğimizin hakimi O'dur. Hakim Allahtır denilerek, Allah adına toplumsal baskı yapılmasını kabul etmem. Dananın kuyruğu burada kopuyor. Muhammed insanlara ne adına baskı yaptı?


Herkese selamlar.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

muhliskul Yazdı:

Merhaba degerli arkadasim Saffet Metin, uzulerek soylemeliyim ki tarihi konulara cok yuzeysel bakiyorsunuz. Oncelikle su emevi-arap dusmanligindan kurtulun. Bu dusmanlik Abbasi propagandasidir. Emevi donemini   bir kac kisi uzerinden yargilamak tarih bilmezligin urunudur. Muaviyenin basarisinin ardinda diger ashabin ihtiraslari da yatmaktadir. Muaviye  donemini hazirlayan olaylar   Muhammed'in olumunun hemen ardindan baslamistir.   Iktidar hirsi  ve ihtiras duygulari ashabin ileri gelenlerinin cogunun basiretini karartmistir. Ayrica ashabin cogunda muruvvet duygularinin alevleri yalnizca kabuguna cekilmis, ozundeki koz hic sonmemis, az bir yakit elde edince yeniden alevlenmis ve yangina korukle gidenler sayesinde ortaligi kul yiginina cevirmistir. Muaviye tek basina boyle bir yangini baslatamazdi, peygambere eslik etmis kimseler bile yangina odun tasimislardir.

Ali'nin basinda patlayan kabak Muhammed'in olumunden cok onceleri havalanmisti. Muhammed  dahi bilmeden iyi niyetle  bu olusumlara iliskin bazi yanlis kararlar almis olabilir. Yahudilere karsi aldigi tedbiri bas dusmanina karsi alsaydi tarihin  seyri belki farkli olabilirdi. Yasadigi toplumun kabulleri bu konuda bazi girisimlerine engel teskil etmistir. nihayet oda bir insandi. Onun varliginda bulamadiklari firsati Muaviye doneminde elde ettiler ve Muaviye'de bu firsati  iyi kullandi ve bu sefer Mekke sehir devletinin degil cok buyuk bir federasyonun ve hatta denebilirki bir imparatorlugun tahtina oturdu. Muaviye'nin buyuk bir devlet adami oldugu , Osman ve Ali'den cok daha kabiliyetli bir idareci oldugu tarihi bir gercektir.

Muaviye'yi Islam acisindan degerlendirmekle devlet adamligi acisindan degerlendirmek cok ayri konulardir. Umeyye ogullarinin Sufyani kanadinin yonetimimi  Muaviye'den  dort yil sonra sona ermis ve Mervan ile birlikte   idare hakimilerin eline gecmistir. Osman ,Ebu Sufyan ve Al-Hakim olmak uzere uc ayri umeyye ogullari idareyi kontrolleri altinda bulundurmuslardir. 

Allah'a emanet




Sayın Muhliskul ,

Muaviye dönemini hazırlayan olaylar, daha gerdanlık vakasına kadar gider. Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ın bazı icraatları bu dönemi hazırlamıştır.

Muaviye yi bir yönetici olarak değerlendirirsek, Makyavelist, Amaca giden yolda her şeyi mübah gören, asgari İslam ahlakına sahip olmayan biridir.

Hz. Aliye karşı gelmesi haklı değildi. Ama gelmesse de Şam valiliğinde kalamazdı. Hz. Ali bu konuda en adil düzenlemeleri yapacaktı.Çünkü bu ümeyye sorunu Hz. Osman döneminden beri büyük sorun olmuştu. Detaylarını sonra anlatacağım.  Yani yaşamak için öldürmesi gerekiyordu.

Hz. Hasana verdiği Hilafeti oğluma bırakmıyacağım sözünü tutmadı.
Hatta onu Hz. Hasanın eşlerinden birini, seni oğlum Yezide alacağım diye kandırdı. O kadın da Hz. Hasanı zehirledi. Sonra o kadını da bak katili buldum cezasını veriyorum diye öldürttü.

Muaviye, ve Mısır Valısi Amr ibnül As. Bunlar çok zeki ama çok kaypak, yalancı, ahlaken kötü insanlardı. Bunlar hakkında Arapların üç ökesi derler. Üçüncüsü kim bilmiyorum. 

Ben bunların ne olduğunu daha Ortaokul tarih bilgimden biliyorum. Ama ben o zamana kadar sanıyordum ki, sahabe birbirini çok seviyor. Asla birbirine karşı bir yanlışları yok. Hz. Ali gibi bir kişiye yapılanları okudukça çok büyük hayal kırıklığı yaşadım.  Sünni kesim bu fitne olaylarını hiç bilmiyor, Şii kesim ise maaşallah en ince detayını biliyor.

Tarihle ilgili o zamandan müthiş bir yönelimim vardı. Süngerin suyu çektiği gibi, tarihle ilgili her bilgiyi anında öğrenirdim. Kariyer olarak Tarihe yönelmediğime her zaman çok pişman olmuşumdur. Türkiye, ikinci bir İlber Ortaylı yı kaybetmiştir. Ben de çok mutlu doya doya yaşayacağım bir mesleki hayatı.


Muaviye, Hz. Ali ve onun çocuklarına çatmaya idi, belki daha sonraki dönemlerde yaşasa idi, daha olumlu bir karakter olabilirdi gözümde. Onu duygusal değerlendirmeyebilirdim.  Devlet adamı olarak değerlendirin demeniz bu.

Ama sözkonusu olan Hz. Ali ile, peygamberin torunları ise hoşgörüm yoktur.  Hz. Hasanı zehirlet. Tahtı Yezid e bırakıp, Hz. Hüseyinin kerbalada şehadetine sebeb ol. İslam tarihine büyük bir yara aç. BUnlar benim nötr kalabileceğim konular değildir. 

Abbasilere gelince Harun Reşid, Memun ve Mutasım dan başkasını tutmam. Memun ve Mutasımı da Mutezile olduğu için beğenirim.Memun ve Mutasım  Mİhne denilen bir engizisyon dönemi başlatmışlardır. Maalesef, Sakal keseyim derken, o sakalın daha gür çıkmasına sebeb olmuşlardır. Bu mihne bize nurtopu gibi bir Hanbeli mezhebi doğurmuştur. Daha sonraki asırlarda İbn-i Teymiyye ve Vehhabiler bunların arasından çıkacaktır. Seffah ve Mansur'a gelince Emevilere rahmet okutmuşlardır. Gerçi onlarında şartları öyleydi. Yeni bir düzen kurmak kolay değildir. Ama gereğinden fazla zulme sapmışlar gibi geliyor bana. 

Benim Emeviye bakış açım, bu tarihi bilgi üzerine Prof. Talat Koçyiğit in Hadis Tarihi isimli kitabını okumamla oluşmuştur. Hadisin ne olduğunu ve emevilerin bundaki payını ondan öğrenmişim. O kitapta en ufak bir detayda o dönem insanlarının ne sahtekarlıklar yaptığını anlamışım. Tabii bir de üstüne Yaşar Hocanın verdiği bilgiler , son noktayı koymuştur.

Herkese selamlar,


__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Muhammed insanlara ne adına baskı yaptı?

Merhaba Dermanbeg. Bu soru bana yarım gibi geliyor. Sorunun tamamı "Muhammed insanlara ne adına hangi konuda baskı yaptı?" olsa gerek. Sorunun böyle olmasında anlaşabilir miyiz?

Cevap: Allah adına baskı yaptı. İbadet özgürlüğünün önündeki engeller konusunda baskı yaptı. Tıpkı şimdi laik bir yönetimin yapması gerektiği gibi. Örneğin inanan kadınların cuma ibadetinin önündeki engeller konusunda laik devlet baskı yapar. Eğer sahiden laikse.

Bu kadarcıkla yetiniyorum. Herkese mi baskı yaptı ya da belli bazı insanlara mı? Onlara niçin baskı yaptı? Baskı yaptı ve "Dinde baskı olmaz!" diyen Allah'a isyan mı etti? Muhammed nebi idi de Allah'tan alıp insanlara ilettiği dinde baskı yaptı. Biz nebi değiliz; Allah'tan din alıp iletmiyoruz; bizim nebevi yetkilerimiz mi var? Ve benzer soruları bir yana bırakıyorum şimdilik.

Ama şu önemli; söylenmesi şart: DEVLETİN YÖNETİMİ KONUSUNDA asla baskı yapmadı. Bırakın baskı yapmayı, halkın devlet başkanına isyan etme hakkı vardı. Ve halka bu hakkı Allah veriyordu.

Muhammed o ilahi hükme kesinlikle uydu ve  yönetimde halka asla baskı yapmadı; yoksa risaletten azledilir, sıradan bir kafir olarak ölür, O Büyük Günde hesaba çekilirdi (10:15): 

Ey nebi! İnanan kadınlar sana gelip ÖRFE UYGUN işlerde sana İSYAN etmiyeceklerine dair sözleşmek isteyince onlarla sözleş (60:12).

ÖRF insanların topyekun hükmüdür yani kamunun iradesi. DİN ile değil YÖNETİM ile ilgilidir. Örneğin Türkiye'deki insanların örfüne göre kadınlar peçesizdir. Yönetim "Kadınlar peçe takacak!" diye bir dayatmada bulunursa Türk halkının isyan hakkı doğar.

Yöneticinin halka baskı yapması haramdır. Bakara 104: İnananlar! "Bizi güt!" demeyin! "Bizi kale al" deyin. Allah'ın indirdiği de Allah'ın indirdiği diyoruz ya işte ALLAH'IN İNDİRDİĞİ bu. Yönetici halkı kale alacak; baskıya başvurduğu anda halkı kale almıyor demektir; Allah'a isyan halindedir. Halka baskı yapan yönetici Allah'a isyan halindedir. (Dikkat. Nübüvetten değil yönetimden söz ediyorum.)

Özetle "Allah'ın dini"ne göre halkın yönetime baskı yapma hakkı var, halk "Beni kale al!" diyecek; bastıracak. Ama yönetimin halka baskı hakkı? Asla.

Sevgi ile.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Hasan Akçay,

Benim bildiğim hz. Muhammedin hiçbir konuda kimseye baskı yapmadığıdır.

Mekkeyi fethettiği halde, kimseyi Müslüman olmaya zorlamadı.

Ne zamanki bugünden sonra o müşriklerin hiçbiri Mescid-i Haram'a girmesinler ayeti nazil oldu. Ondan sonra insanlar müslüman olmak zorunda  kaldılar. Yani yöneticinin baskısıyla değil, Allahın emri ile.

Herkese selamlar,



__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

"Merhaba Dermanbeg. Bu soru bana yarım gibi geliyor. Sorunun tamamı "Muhammed insanlara ne adına hangi konuda baskı yaptı?" olsa gerek. Sorunun böyle olmasında anlaşabilir miyiz?

Cevap: Allah adına baskı yaptı. İbadet özgürlüğünün önündeki engeller konusunda baskı yaptı. Tıpkı şimdi laik bir yönetimin yapması gerektiği gibi. Örneğin inanan kadınların cuma ibadetinin önündeki engeller konusunda laik devlet baskı yapar. Eğer sahiden laikse."

Merhaba Hasan Akçay,yazınızın bütünlüğünde bazı karışık taraflar var.Bu yüzden ben bu tartışmayı örneklerle sürdürmek zorundayım.Ben döneminde Muhammedin mesala,"Marksizim" benzeri bir yapılanmaya müsade etmeyeceğini ve ortaya çıktığında bi şekilde ortadan kaldırmış olacağını düşünüyorum.Yine sarhoş edici unsurları pazarlayanlarıda baskı altına aldığını düşünüyorum.Vb.

Muhammed nebi idi de Allah'tan alıp insanlara ilettiği dinde baskı yaptı. Biz nebi değiliz; Allah'tan din alıp iletmiyoruz; bizim nebevi yetkilerimiz mi var?

Bu ifadenizde henüz bu konularda bir netlik elde etmediğinizin işareti.Peygamber yok o halde "gelsin laiklik" olmaz böyle bir şey.Gaybı Allah bilir,belki de günün birinde Kuran ile bizi yönetecek insanlar çıkacaktır.Bunun asla olmayacağını da söyleyebilirmisiniz?Keşke ülkeyi Hanif dostlar yönetse,ama laik olmayanları.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Sayın Saffet Metin. Müşriklere kesinlikle baskı var. Onları her bulduğunuz yerde öldürün; yakalayıp hapsedin... Ama tövbe edip namaz kılar ve zekat verirlerse başka (9:5). Tövbe edip namazı kılar, zekatı verirlerse onlar sizin din kardeşinizdir (9:11).

Neden? Çünkü savaşı başlatan onlar: Allah'ın elçisini evinden yurdundan sürüp çıkaran onlar (9:13).

O savaş ancak bir şartla sona erebilir: müşriklerin, din ve ibadetleri farklı diye müslümanlara saldırmaktan vaz geçmeleri ile. Bunun güvencesi ise müşriklerin iman etmesidir.

*

Değerli Dermanbeg, laik yönetimi size kötü bir şey diye belletmişler. Kafanıza yerleşmiş bu. Laiklik İslama en uygun yönetim olduğu halde. Size dert anlatmak zor, kardeşim. Zamana bırakalım.

Sevgi ile.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Dermanbeg,

Aman aman,

baskıcı insanların ne müslümanı, ne sosyalisti, ne de başka bir şeyi.

Problem baskıdır , baskı. 

Dünyanın iyi yerleri baskının olmadığı yerler,

Derdiniz bu,  gelenekçisi de, hanifi de  baskıdan yana. Hani nasıl Hurisiz cennet olmuyor. Sizin için baskısız din olmuyor.

Laiklik dur bakalım diyor. Derdin Allaha ibadetse yap.

Ama Allah adına baskıcı yönetim kurup, ortamı Arap ülkesi durumuna getireceksen hayır.

Aynen Bilgisayar firewall gibi.   Sörf yapacaksan gel, Hackerlık yapacaksan güle güle.  

Sayın Hasan Akçay, 

Bu dediğiniz ayetler Tevbe Suresinde  Mekke fethedilmeden önce yapılan HUdeybiye barışından sonra, barışı bozan müşrikler için. On da bile , ezberden hareket edilmemiş, Allahtan vahiy beklenmiş. 

Herkese selamlar













__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Sayın Saffet Metin. Müşriklere kesinlikle baskı var. Onları her bulduğunuz yerde öldürün; yakalayıp hapsedin... Ama tövbe edip namaz kılar ve zekat verirlerse başka (9:5). Tövbe edip namazı kılar, zekato verirlerse onlar sizin din kardeşinizdir (9:11).

Neden? Çünkü savaşı başlatan onlar: Allah'ın elçisini evinden yurdundan sürüp çıkaran onlar (9:13).

O savaş ancak bir şartla sona erebilir: müşriklerin, din ve ibadetleri farklı diye müslümanlara saldırmaktan vaz geçmeleri ile. Bunun güvencesi ise müşriklerin iman etmesidir.

Bu örneği ben yazacaktım ancak bazı arkadaşların yüreği kaldırmaz diye vazgeçtim.Yanılmamışımda.Demek ki neymiş;baskının kralı varmış o dönemde.Allah razı olsun Muhammedden.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Sayın Dermanbeg "yönetim"de baskı ile "nübüvvet"te baskıyı bir birine karıştırıyorsunuz. Oysa o kadar da vurguladım. Ayetler getirdim. Aşkosun.

Kim Muhammed'e tapıyorsa bilsin ki Muhammed öldü.  Muhammed öldü kardeşim, öl-dü. Nübüvvet döneminde değiliz; dinimize toplu tüfekli saldırı yok; (olmayan) nebimiz evinden yurdundan sürülmedi.

Laik devlet din özgürlüğünü sağlar eğer fırsat verilirse. Örneğin inanan kadınlar "Cuma ibadetimize engel olunuyor!" diye şikayet etsinler.

Görelim din özgürlüğünün güvencesi olan laik devletin görevini yapmasına fırsat verecekler mi vermeyecekler mi. Görelim şu andaki yöneticilerimiz özgürlükçü laik devletin yömneticileri mi ya da baskıcı bir mezhebin yöneticileri mi.

Sevgi ile.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Dermanbeg,  

Bu dediğiniz ayetler Tevbe Suresinde  Mekke fethedilmeden önce yapılan HUdeybiye barışından sonra, barışı bozan müşrikler için. On da bile , Hz. Muhammed kendi kafasından hareket etmemiş, Allahtan vahiy beklemiş.

Müşrikler niye öldürülüyor. Müşrik oldukları için değil. Hudeybiye anlaşmasını bozdukları için. Buna dikkatinizi çekerim, İslamın sizden olmayana, sizin gibi olmayana baskı yap gibi bir tavrı yok.


Ayrıca Tevbe Suresinin bu ayetlerine zamanında bir arkadaşım takılmıştı. Bu ne biçim din, önüne gelene vurun kırın, öldürün diyor, diye. TAbii aslında iniş sırasına göre 113. sure olan TEvbe suresini   9. sıraya koyarsan  algılamanın böyle olması doğal. Yoksa Kur'anı iniş sırasına göre okusalar, bunların baskı ayeti olmadığını, Mekkenin fethinden evvel yaptıkları barışı bozan müşriklere karşı Allahın bir emri olduğunu bilirdiniz.

Herkese selamlar,




__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 

<< Önceki Sayfa 37 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats