Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

sayın Ebruli ,

Bir kadın hem hal ve hareketleriyle hemde giyim tarzıyla cazibesini kullanmayacak bu benim fikrim.

demişsiniz. Zaten Allahın da dediği bu mealde. Başka bir şey değil.

Olayın bu kadar uzatılması FEODAL BASKI. Hocaları doğruyu konuşmaktan alıkoyan şey FEODAL BASKI.

sayın Hasanöktem

Batının Ahlak Standardı  linkinizi okudum.

O tip olaylar Türkiyede de oluyor. Akşam Televizyon haberlerini, deşifre tipi araştırmacı gazetecilik programlarını falan izlediğim de sinirlerim bozuluyor.

Sanırsınız ki batı batmış, İslam toplulukları cennet. Alakası yok.

veya şeriat gelince daha iyi olur. Al işte İran. Dünyaya ne kadar örnek. Öyle olmalı ki, İran İslamın pazarlamasını yapabilmeli. Bir Alman, danimarkalı, amerikalı falan demeli ki. İşte din de bu, rejim de bu, hayat ta bu. Gerçek devlet ve insan modeli bu. Var mı öyle bir şey. Yok. Olamaz. İran vb. rejimler çok kolay islamdan nefret ettirebilir ama islamı sevdiremez.

Elbetteki Bilinçli bir iman çok şeyin çözümü. Sadece İslam imanımı. Çok iyi Hristiyanlar, yahudiler var.Çünkü sonuçta Aynı Allaha inanıyoruz.  Onlar da o toplumdaki kötülükleri dengeliyor.

Şunu bilmenizi isterim batının her şeyi tabii ki mükemmel değil. Hiçbir yerin ki de mükemmel değil.

Ama şunu kabul edin, çalışkanlıkta, dürüstlükte, ahlakta, kültürde, sosyal adalette, hatta adalette  falan bize yüz basarlar. Araplara falan bin basarlar.

Sizler için dilerim ki, örneğin Almanca öğrenip, Almanyada bir iş sahibi olup bir yıl aralarında yaşayın. İnsanları görün, devleti görün, belediyeyi görün, Eğitime bakın, halkı anlamaya çalışın. İyi veya kötü bizden farkları ne araştırın düşünün. Ondan sonra gelin konuşun. Kim batıyor, kim çıkıyor.

Veya bu Amerika, İngiltere, Fransa, Kanada , İsveç, Norveç, Danimarka falan da olabilir. Görün bakalım linkinizde bahsettiğiniz gibi cehennem mi, yoksa onlar Türkiye de de , Arabistanda da veya dünyanın herhangi bir yerinde olabilecek istisnai olaylar mı.

Sonuçta Bu hanif dostlar sitesinden yüz kişiye ABD, Almanya, Fransa, İsveç, Norveç, Mısır ve Suudi Arabistan vatandaşlığı verme imkanımız olsun. Orada işi gücü yaşantısı da garanti olsun. Bakalım nereleri seçiyorlar.

Sayın Haktansapmaz,

Ben batı ve araplar hakkında deneyimlerimle konuşuyorum.

Hislerim kuru hayranlık değildir.Yaşayarak gördüğüm ve yaptığım değerlendirmelerdir.  Dilerim Türkiye batının standartlarını yakalar. Şöyleydi, şöyle oldu gibi değerlendirme şansımız olur.

Ben modern mazbut yaşayan bir tipim. Benim Kur'an ahlakıyla bir sorunum yoktur. Kalbim de temizdir. Allaha veremiyecek hesabım da yoktur.

Ama siz kadının denize, havuza girmesini, güneşlenmesini falan hayasızlık sayıyorsanız, o da sizin FEODAL anlayışınızdır. Dinle, ahlakla, zinayla falan alakası yoktur.  Ben öyle düşünüyorum. Halkın çoğu da öyle düşünüyor.

Herkese selamlar,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

sayın mindar,

Bakın Türkiye bir Turizm ülkesi. Örneğin Antalya Side den Alanya ya kadar tüm sahil otel dolu. En kötüsü dört yıldız falan. Buralarda bu tip olaylar artık aşılmış.

Kimse kimsenin karısına falan bakmıyor. Tamam görüyor, ama röntgenlemiyor, kesmiyor. Rahatsız etmiyor.

Bu konular çoktaaan aşıldı artık. Dediğiniz gibi herifler de yok denecek kadar azaldı. Belki 1980 lerde, 1990 ların başında falan vardı. Şimdi yok veya çok,çok  istisnai bir durum denecek kadar az.

Onun için Turizmi falan, zinaya yaklaşmaya konu etmeyelim diyorum. Çünkü alakası yok.

Gerçi herkes kendi çözümünü üretiyor. Kimse denizin nimetlerinden geri kalmak istemiyor. Her kesimden gelen talebe de konsept oteller falan cevap veriyor.

Herkese selamlar.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

sayın mindar,

Kalbimin temizliği Kur'an bilgisinden beslenir.

Yoksa ben de bütün müslümanlar gibi Kur'an dan sorumlu bir kulum ve ondan sorulacağım.

Birbirimizi yanlış anlamayalım.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sn.Saffet Metin,

MAVİ yazılar sizin :

sayın Hasanöktem

Batının Ahlak Standardı  linkinizi okudum.

O tip olaylar Türkiyede de oluyor. Akşam Televizyon haberlerini, deşifre tipi araştırmacı gazetecilik programlarını falan izlediğim de sinirlerim bozuluyor.

Sanırsınız ki batı batmış, İslam toplulukları cennet. Alakası yok.

hayır, söylediklerinizin benim anlattıklarımla ilgisi de yok alakası da. batının battığını, İslam topluluklarının cennet vaziyeti yaşadıklarını söylediğimi İDDİA etmeyiniz şimdi de... böyle bir şey yok çünkü...bilakis , bırakınız İslam topluluklarının cennet olduğunu söylemeyi, Dünya'da İslam topluluğu olmadığını söylüyorum ben...fakat şunu söylüyorum ki veya söylemekte olduğum şudur ki:  " ben Müslümanım "diyen topluluklar ile sizin övüp durduğunuz batı toplumlarını " aile kurumu", " zina", " nesebsiz doğan çocuklar", "tecavüz vakaları " bakımından karşılaştırdığımızda ( aranırsa bu yüz kızartıcı vakalardaki suç oranı istatistikleri bulunabilir...)" ortadoğu toplumları" sizin batı toplumlarına kıyas olmayacak oranda TEMİZ oldukları görülecektir. nitekim vermiş olduğum linke bakınız...

veya şeriat gelince daha iyi olur. Al işte İran. Dünyaya ne kadar örnek. Öyle olmalı ki, İran İslamın pazarlamasını yapabilmeli. Bir Alman, danimarkalı, amerikalı falan demeli ki. İşte din de bu, rejim de bu, hayat ta bu. Gerçek devlet ve insan modeli bu. Var mı öyle bir şey. Yok. Olamaz. İran vb. rejimler çok kolay islamdan nefret ettirebilir ama islamı sevdiremez.

alakasızlık bu kadar olabilir...

bana ne iran'dan ve dâhi danimarkanızdan...

nereden nereye getirmişsiniz konuyu ve bizi, farkındasınızdır herhalde...

beni, Kur'an'dan başka ne bir şey ilgilendirir ne de baz aldırır...

benim söylediğim şuydu sadece:

plaj, Yüce Allah'ın Mü'min erkeklare ve Mü'min kadınlara " gözlerini sakınsınlar, bakışlarını sakınsınlar " emr-i ilahisinin ( 24/30-31)yerine getirilebileceği bir yer değildir...ister kabul edin ister etmeyin bu bir vakıadır...gözlerin ve bakışların sakınılıp sakınılmaması veya ( hadi...)9 kere sakınılıp bir kere sakınılmamasının " o günkü plaj sefasında zina " eğilimine / yönelişine /yönlendirmesine fıtri / tabiî / doğal bir katkısı / isteği / hevesi oluşturmayacağına kim garanti verebilir. senin vereceğin garanti ancak kendin için olabilir, başkasına garanti veremezsin, zinaya yaklaştırma olmaz diyerek...

İran gibi ülkelerin İslam'ı sevdiremeyeceğini söylüyorsunuz bana...gece gündüz iran'ı övüp duran bir kişi olarak bana iyi bir cevap vermiş oluyorsunuz böylelikle...

şurada size katılıyorum :

tabiki bir Müslüman( Kürt,Arap,Türk,Çeçen, Hint farketmez...farketmez...farketmez...) , bütün dünyaya bir insanlık nümunesi yani NUMUNE-İ İMTİSAL olmalıdır... işte bu söylediğim anlamdaki ifadelerine katılıyorum...IRK'lar ve kavimler arasında sürekli bir FARK gözetmeden sadece ve sadece inanç ve inancın en güzel temsili anlamında olması gerektiğini hasseten vurguluyorum...

fakat, kirli , soykırımcı ve sürekli emperyalist olan  bu batı ülkelerine illaki ve billaki ŞİRİN GÖSTERELİM İSLAM'I KOMPLEKSİNE de girmeden olmalıdır...olacaksa...( hele biz toplum olarak  Müslüman olalım da...)iran'ı danimarkayı o zaman düşünürüz...

Elbetteki Bilinçli bir iman çok şeyin çözümü. Sadece İslam imanımı. Çok iyi Hristiyanlar, yahudiler var.Çünkü sonuçta Aynı Allaha inanıyoruz.  Onlar da o toplumdaki kötülükleri dengeliyor.

Şunu bilmenizi isterim batının her şeyi tabii ki mükemmel değil. Hiçbir yerin ki de mükemmel değil.

Ama şunu kabul edin, çalışkanlıkta, dürüstlükte, ahlakta, kültürde, sosyal adalette, hatta adalette  falan bize yüz basarlar. Araplara falan bin basarlar.

size nacizane bir kardeş tavsiyesi :

hem, Elbetteki Bilinçli bir iman çok şeyin çözümü. diyip ve hem de şuna yüz basarlar , buna bin basarlar demeyiniz lütfen...demek ki, hangi IRK'tan olursak olalım, bizim temel sorunumuz Müslüman olmakmış/ olabilmekmiş başka değil... adalet, dürüstlük, ahlak ve kültürde ise sizin batının sınıfta kaldığı müteaddid olay sayabilirim size...batı bu kavramların yanına bile yaklaşamaz...çalışkanlık konusunda haklısınız...onlar çalışıyor, biz ise uyuyup tatil üstüne tatilller yapıyoruz... adamlardaki hırs bizde yok yani. geçmişten gelen ve ortadoğu halklarını kireçlendiren : " bir lokma bir hırka " düşüncesine onlar sahip olmadılar hiçbir zaman...her zaman " en güçlü olan ayakta  kalır " seleksiyon düşüncesini kendilerine ilke edinmişler ve bu fikrin muharrik gücünü kendilerine ivme yapmışlardır. tarihteki kanlı savaşları, soykırımları, toplu tecavüzleri, sürekli harita değişikliklerini buna misal gösterebiliriz...bilim ve teknolojiye de sırf insanlık alemine galebe çalabilmenin / tüm insanları kendilerine kul köle yapabilmenin bir aracı , bir vasıtası gözü ile bakıyorlar, dünya'nın imarı için falan umurlarında bile değil yani...çok yakın bir zamanda, çağımız adaletli (!!!)avrupasının tam da ortasında bosna-hersek'de onbinlerce masum insanımızı soykırımlardan geçirip, onbinlerce kadına da tecavüz etmediler mi? daha geçenlerde gazze'de bir insanlık dramı yaşatmadılar mı? bunlar mı adaletli, dürüst ve ahlaklı ? bunlar bu hareketleriyle bu saydığın kavramların yanına bile yaklaşamazlar, değilki içine girsinler...bu halleriyle bu saydığın kavramların kıyısından bile geçemezler...onlardan bahsederken, onlar için adaletlidirler, ahlaklıdırlar, dürüsttürler ifadelerini kullanmak mümkün değildir. fakat siz bu kavramları bu batılılar için kullanıyorsunuz... ne diyeyim...siz bilirsiniz...sevabı da mücazatıda, vebalinide siz karşılayacaksınız...söylemediğimiz için biz de...

Sizler için dilerim ki, örneğin Almanca öğrenip, Almanyada bir iş sahibi olup bir yıl aralarında yaşayın. İnsanları görün, devleti görün, belediyeyi görün, Eğitime bakın, halkı anlamaya çalışın. İyi veya kötü bizden farkları ne araştırın düşünün. Ondan sonra gelin konuşun. Kim batıyor, kim çıkıyor.

Veya bu Amerika, İngiltere, Fransa, Kanada , İsveç, Norveç, Danimarka falan da olabilir. Görün bakalım linkinizde bahsettiğiniz gibi cehennem mi, yoksa onlar Türkiye de de , Arabistanda da veya dünyanın herhangi bir yerinde olabilecek istisnai olaylar mı.

Sonuçta Bu hanif dostlar sitesinden yüz kişiye ABD, Almanya, Fransa, İsveç, Norveç, Mısır ve Suudi Arabistan vatandaşlığı verme imkanımız olsun. Orada işi gücü yaşantısı da garanti olsun. Bakalım nereleri seçiyorlar.

tekrar aynı şeyleri tekrar tekrar söylemek istemiyorum...

şu kadarını söyleyeyim:

bir Suudi ameriKAN ve bir Macaristan seyahatim var...

her iki ülke yerine Türkiye'yi tercih ederim tabiki...

bunun anlamının Türkiye'nin cennet olduğu anlamına gelmediği, yukarıda söylediklerimden anlaşılacaktır zaten...

Suudi malum...AmeriKAN destekli ve halkın üzerinde ceberrut bir zorba bir yönetim var... arkasına adaletli(!) AmeriKAN yönetiminin müthiş ve gayri meşru desteğini almış - seçim meçim tanımayan- bir hanedan yönetimi var orada...

Macaristan-Budapeşte'de ise kaldığımız otel'den hatırladıklarım: sürekli fuhşun ablukası / kuşatması altında olduğumuz idi...

Selam

6 En'am 151 :

NOT : http://www.islamustundur.com/batiranbati.html

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın Hasanöktem,

Her ırkın kendine göre farklı bir yanı var.

Bunun böyle olmasının tarihsel ve sosyolojik bir yanı var.

Adamlar olumlu yönlerde bizden çok farklı. Bir alman ve Amerikalı için konuşuyorum.

Adamlar çok çalışkan, metodlu, planlı, ekip çalışmasına önem verir, ticari işlerinde dürüst, kendi ülkelerinde hukuk işleri gerçekten hızlı ve adaletli. Eften püften konuları dava ederler. Hakkını ararlar.

Bizde bu konular gelişmemiş. Biz mahkeme , hukuk deyince ben sinir oluyorum. Hiç bir dava altı ayı aşmamalı.

Aynen sağlık işleri gibi Adliyeler ve hukuka önem verilmeli. Herkes her şeyi dava edebilmeli. Sonuçlar çabuk ve doğru olmalı.

Batı ülkelerinde de şüphesiz sorun var ama bize göre çok ileri hukuk toplumular. Orada hukuk ta, polis te etkin.

Şüphesiz Dış politika konusunda iyi sınav vermediler.Biz müslümanları , müslüman devletleri sevmiyorlar. Çünkü biz bilinçsiz müslümanız.Biz geleneksel köylüyüz.  Alman toplumuna nufuz edip kendi olumlu propagandamızı yapamıyoruz. Ama yunanlı bunu daha rahat yapıyor.

 Ayrıca  adamlar sen neysen öyle davranıyorlar.

Deutsche Welle de hala Türklerin Almanyaya uyumda, en uyumsuz toplum olduğuna dair haberler çıkıyor. Vietnam ve filistinli araplardan sonra geliyoruz.

Neden böyle. Köylülükten, cehaletten. Sen almanyada 25 sene kal. Her gün gettodaki türk kahvesine git. Bir kelime almanca öğrenme. İşin devlet dairesine, polise düşünce konuşama. Adam kabul etmiyor böyle bir şeyi. Ben de kabul etmiyorum. Böyle adamlara bir kafa atasım geliyor. Bunlara Türkiyenin adını kötüye çıkaran vatan hainleri gibi bakıyorum.Nasıl ki askerlik vatan görevi. Bundan kaçamıyorsun. Yaşadığın ülkede Türkiyeyi iyi temsil etmek te bir vatan görevi.

Ben yaşadıklarımı biliyorum. Beni yanlış anlamayın. Ben Türklüğümden memnunum, Türkleri seviyorum. Ama böyle aşırı kusurları da kabullenemiyorum. Böyle şeyler milletimizin adına kara leke getiriyor.

Bakın biz sosyolojik köylüyüz. bir ay sonra belediye seçimleri var(29.03.2009) . İstanbulda her yer kaçak inşaat alanı. bu kanunsuz inşaatlar herkesin yanına kar kalacak. Ufak bir para cezasıyla adam kurtulacak. Bir de bu işler İstanbulun en muhafazakar bölgesi Sultanbeylide daha çok.

İşte böyle şeyler Almanyada olmaz. Adamlar kural manyağı. Bizim gibi , araplar gibi kural laçkası toplumlardan hoşlanmıyor. Orada o tip inşaatları yıkarlar,(Zaten inşaat haline getiremezsin bile),  bir de öyle bir ceza yazarki ananden emdiğin burnundan gelir.

Ne desek boş. Neyseniz öyle idare ediliyorsunuz. Ne yapıyorsanız onun karşılığını alıyorsunuz.

Plaj olayına gelince, Ameller niyetlere göredir. Bizim niyetimiz zina falan değildir. Elin karısını röntgenlemek veya kendimizi röntgenletmek değildir. Ben bu konularda tutucu düşünmüyorum, hatta düşünemiyorum.(mesela Fransada adam ben karımı hastanedeki erkek jinekologa göstermem tepkileri, olayları olmuştu. Türkiyede  basına yansımayan böyle çok olaylar var. Doktorlar bunları çok iyi bilir. )   Hatta ve hatta böyle düşünenlere büyük tepki veriyorum. Dinin toplumdaki uygulanma şeklinden hiç hoşlanmıyorum. KÖYLÜ, KASABA İSLAMI sonuçta. Almanyada, fransa da böyle muhabbetler yok. Türkiyenin de o düzeye gelmesini istiyorum. Ama sanki tam tersi oluyor gibi.

Allahın Nur 31 deki kuralının illeti (sebebi) toplumda cinsel kargaşanın çıkmasını önlemek içindir. O kural olmasaydı da, makul  bir kadın zaten ne kadar yakını olursa olsun, ister babası, ister kardeşi, ister hemcinsi  kocasının dışındaki kişilerin karşısına edepli bir kıyafetle çıkar ve çıkmalıdır.

Zinaya yaklaşmak tabiri çok istismar edilmiş bir tabirdir. Yarım kollu tişört giyen kızları zinaya yaklaşmakla itham eden çok mahalle hocası vardır.Hani TCP IP nin açık portları gibi açık portlar yaratmakta buradan da din adamları baskı kültürüyle girmektedir. Kadın erkek münasebetlerini hastalıklı hale getirmişlerdir. Sırf bu yüzden bile din adamlarına, geleneksellere bir tepkim var. Ben ne yaptığımı biliyorsam , tek hesap vereceğim yer Allahtır.

Ayrıca hem plajdan kopamayan, hem de hükmü uygulamak isteyenler için , kadın erkek havuzu ayrı oteller vardır. İki katı para ödersin ama gönlün rahat olur.

Sonuçta bunlar benim fikrim. Benim  dine yaklaşımım geleneksellerden çok çok farklı. 

Ben bazı ayetlerin (hepsinin değil)  özünü (illetini)  çiğnemeden , şekline uymayabiliyorum. Örneğin plaj mevzuu. Zina yapmadan, zinaya yaklaşmadan, kimseyi rahatsız etmeden, kimse tarafından da rahatsız edilmeden  tatilimi  ailemle  yaparım. Bundan hiç bir  sıkıntı duymam. Bu en nihayet dünyada gündeme 1920 lerden sonra gelmiş bir konudur.  Ama günahı varsa da Allaha sığınırım. (Nur 31 e plajda muhalefet e giriyor) . Allah günah yazmasın, yazarsa da az yazsın ne diyeyim.

Özün önemli olduğu yerde, şekil önemli olmayabiliyor. Bu sitede Salat varmı Yokmu başlığında bunun örneklerini bol bol bulabilirsiniz. Şeklin önemli olduğu yerde özün hiç önemi olmuyor. Bu bir bakış açısı. Ama Allahın şekli istemekle birlikte, öze daha çok önem verdiğini, ve amelleri bu şekilde değerlendireceğine inanıyorum. Zaten öylede söylüyor. Bunu en geleneksel kitaplar  bile öyle söylüyor. Maun suresinin de ana fikri  özüne aykırı şeklin de muteber olmadığı şeklindedir. Yani Fakiri ezen, horlayan adamın namazının ona bir yararı yok, aksine zararı var mealinde.  

Benim yaklaşımım, zaten modern insanlar, zaten şekillere aykırı yaşıyorlar, bu aykırılık onları dinden  uzaklaştırmasın. Dinin özüne yaklaşsın, şekillere aykırılık minimuma insin. Ama çoğu geleneksel şekle uymayanı tekfir etmektedir.

Beni bir plaj muhabbetiyle dinden çıkaracak çok insan vardır.

Şekilci müslümanlar en ufak bir  şekil kusurunda, insanları tekfir eder. Ama öz kusurlarını görmez. Lafını bile etmez.

Ben onlardan uzağım. Muhatap bile olmam. Çoğuyla da kavgalıyım.

Neyse konu çok uzadı. Ben tatilden, turizmden kopmam. Herkes nasıl düşünüyorsa öyle uygulasın.

Benim de bu kadar uzatmam bazı ayetlerin aşırı istismar edilmesine duyduğum şiddetli rahatsızlıktır.  Bir çok insan bu hareketlere açık tavır almasada , gönlü dinden uzaklaşmaktadır.

Herkese selamlar,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın Ebruli,

Benim de amacım her müslüman gibi Kur'ana uygun yaşamak.

Bazı kusurlarımız, burjuva alışkanlıklarımız varsa da Allah onları affetsin.

Kendimi Kur'an bilgili  mazbut modern bir vatandaş olarak nitelendiriyorum.

Bazen şekle fazla yapışmak özü kaybettiriyor. Sanırım bu Nur 31 de böyle bir durum var.

Şimdi Nur 31 ayeti benim plaj sevdama  engel gibi gözüküyor. İyi müslüman plaja gitmez. Ayet Mucibince diyebilirsiniz. Dediklerin mantıklı ama Allahın ayetini de görmezden gelme. Tamam kardeşim. Hadi, tatil, plaj zevk meselesi, Nefsani bir durum. Hidayete erdim. GİTMİYORUM. Zinaya da yaklaşmayayım neme lazım. Karımın güneşlenmesine izin verip hayasızlık ta etmeyeyim.

Peki karınız hasta oldu.  Kadın hastalıklarından bir sağlık problemi oldu. Götürdünüz hastaneye. Hastanedeki jinekolog erkek. Tamam büyük şehirlerde hastanelerde bayan jinekolog bulabilirsiniz. Ama Taşradasınız. Elinizde bir jinekolog var  o da erkek. Bunu bulduğuna ŞÜKÜR durumu.

Şimdi siz bu doktora karınızı muayene ettirirseniz Nur 31 e muhalefet etmiş oluyorsunuz. Çünkü ayette ziynetlerinizi göstereceğiniz. kişilerin arasında doktor yok.

Ayrıca bu Sağlık konusu. Teknik bir konu. Örneğin hastanede bayan jinekolog var ama erkek jinekologu herkes mesleki becerileri konusunda tavsiye ediyor ve karınızın iyi bir tedavi görmesini istiyorsunuz.

Bu durumda veya mecbur kaldığınız durumda karınızı erkek doktora muayene ettirdiğinizde siz Nur 31 e karşı geldiniz. Buyurun buradan yakın.

Öte yandan karınız ölecek. Siz kocası olarak onu tedavi ettirmeyecekmisiniz. Kendinizi eşsiz, çocuklarınızı annesiz mi bırakacaksınız ?  Ayrıca böyle bir durumda ihmalkarlık, cinayet gibi bir şey. ALLAH KORUSUN.

Bakın bu memlekette hastanede erkek doktor var diye doktoru kabul etmeyip sokakta doğuran kadınlar vardır. Haber olmuştu bir sene kadar önce.

Hasta erkektir diye bakmayı redden hemşireler veya doktor erkektir diye tedaviyi reddeden hasta kadınlar var.

Bir de bu durumlar var.

Nur 31 i uygularsak, bayan doktor bulamazsak bırak kadın ne hali varsa görsün mü diyeceğiz. Bırak ölsün, takdiri ilahimi diyeceğiz. Böyle bir yaklaşım KUR'AN i mi, İSLAM i mi yoksa İNSANİ mi dir ?   nedir ?  Bana göre CİNAYET in daniskasıdır.

Birde şunu söyleyeyim be adam kızını ilkokuldan sonra okutmadın. Eve kapattın. Küçük yaşta da hemen evlendirdin başından attın. Senin veya o kızı alan adamın bayan doktor isteme hakkı varmıdır. Kızlara yaptığın bu, senin gibi bütün yobazlar aynı şeyi yapıyor. Nereden Bulacağız Bayan doktoru.

Hani Arap kabilleleri kız çocuğu olunca toprağa gömüyorlardı ya, ben de çocuk aklımla düşünüyordum o zamanlar, bunlar evlenmeye kadını nereden buluyorlar diye. Daha sonra bir hocam açıkladı. Hepsi yapmıyorlar. Bu hareketler kabilede bazı erkeklerin bireysel hareketleri. Yoksa toplumda kadın kalmaz.

Sen kızını okutmayacaksın, ondan sonra bayan doktor isteyeceksin. Olur. Başka emrin.

Bundan dolayı  niyetinize bakın, şekle özü feda etmeyin,  aklınızı kullanın ki başınıza pislik yağmasın.  (Yunus 100) . Allah Nur 31 i  toplumda cinsel anarşiyi önlemek için vaazetmiştir.  Onu bile ne hale getirdiler. Türbana , tesettüre bayrak yaptılar. Hani  ayette Kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan çocuklar ifadesi geçmese Hasan Akçay  arkadaşın yorumuna katılacağım.Buradaki Zinet ten kasıt Takı dır diye. Ama o ifade var. Ondan kadının mahrem yerleri diye yorumluyorum.

Kadının saçını kadının mahrem yeri ilan ettiler. Kadının bir tel saçından , bir tek sözünden tahrik oldular. Kendileri de manyadı, milleti de manyattılar.

Hasan Akçay arkadaşımız Süleyman Ateş hocamıza köleleri hanımının mahremi ilan etti falan diye kızıyor ama bunda sn. Süleyman Ateşin hiç bir suçu yok. İnsanlar Kölelik hukukunu bilmiyorlar. Bende Hukuk Fakültesinde Türk Hukuk Tarihi dersinde öğrenmiştim. Ağzım bir karış açık kalmıştı.

Geçenlerde Ali Rıza Demircan hoca  , Haber Türk Kanalında  Fatih Altaylı ve Murat Bardakçının birlikte sunduğu teketek programında işte cariyelik konusu öyle anlatıldığı gibi değil falan modunda, abidik kubidik twist  konuşmalar yaptı. Güya islamı ve müslümanları koruyor ama anlattıkları ideal bilgi, olması gereken bilgi, uygulansaydı olurdu, ama uygulanmadığı için anlattıkları  gerçek uygulama bilgisi  değil.

Bakın İslam köleleri korumaya çalışmıştır.Hatta köleliği kaldırmaya çalışmıştır. 

 Ama Araplar Kur’anın ayetlerini hiç uygulamamış , sünnet adı altında kendi FEODAL gelenekleri nasıl kabul ediyorsa o şekilde taa 20. yüzyıl başlarına kadar uygulamışlardır.

Kölelik hukuku ile ilgili Ahlaki Sinema başlığı altında yazdığım yazılar vardır.  

Erkek efendinin bayan kölesi,

http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=5634&KW= z%FCleyha&PN=0&TPN=8

Kadın efendinin erkek kölesi

http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=5634&KW= z%FCleyha&PN=0&TPN=9

Ahlaki Sinema başlığı altında sayfa 5 den başlayarak sonuna kadar yazdığım yazılar vardır. İşte bu arap geleneklerini bilirseniz, Kur’anın bazı ayetlerini daha iyi yorumlarsınız. Bugün hacıyım, hocayım, şeyhim falan filan diyenlerin yüzde doksanının bu konulardan haberi yok. Ya da varda çarpıtıyorlar, hiç olurmu öyle şey gibi. Arap toplumunun İslam öncesi ve sonrası yaşadığı kölelik hukuku bu. Uygulama aynen öyle.

Herkese selamlar,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

SaffetMetin Yazdı: Şimdi Nur 31 ayeti benim plaj sevdama  engel gibi gözüküyor. İyi müslüman plaja gitmez. Ayet Mucibince diyebilirsiniz. Dediklerin mantıklı ama Allahın ayetini de görmezden gelme. Tamam kardeşim. Hadi, tatil, plaj zevk meselesi, Nefsani bir durum. Hidayete erdim. GİTMİYORUM. Zinaya da yaklaşmayayım neme lazım. Karımın güneşlenmesine izin verip hayasızlık ta etmeyeyim. Peki karınız hasta oldu.  Kadın hastalıklarından bir sağlık problemi oldu. Götürdünüz hastaneye. Hastanedeki jinekolog erkek. Tamam büyük şehirlerde hastanelerde bayan jinekolog bulabilirsiniz. Ama Taşradasınız. Elinizde bir jinekolog var  o da erkek. Bunu bulduğuna ŞÜKÜR durumu. Şimdi siz bu doktora karınızı muayene ettirirseniz Nur 31 e muhalefet etmiş oluyorsunuz. Çünkü ayette ziynetlerinizi göstereceğiniz. kişilerin arasında doktor yok. Ayrıca bu Sağlık konusu. Teknik bir konu. Örneğin hastanede bayan jinekolog var ama erkek jinekologu herkes mesleki becerileri konusunda tavsiye ediyor ve karınızın iyi bir tedavi görmesini istiyorsunuz. Bu durumda veya mecbur kaldığınız durumda karınızı erkek doktora muayene ettirdiğinizde siz Nur 31 e karşı geldiniz. Buyurun buradan yakın.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın hasanöktem,

Örneğin, hastanede kadın jinekolog ta vardı, erkek te vardı. Hatta hepsinden bir kaç tane vardı. Bana erkek bir doktoru tavsiye ettiler. Bu çok iyi dokturdur. Aynı zamanda proftur. iyi hocadır. Başarılıdır falan filan.

Zorda kalmışlığım yok örneğin. Ben de ısrarla madem bu kadar tavsiye edildi. Bu doktorda karar kıldım. Eşimi ona tedavi, ameliyat falan ettirdim.

Zorda kalsam amenna, zorda değilim. Kendi hür seçimim.Hatta ve ayrıca da eşimin hür seçimi.  Mahzuru varmıdır.?

Mesela tanıdığım bir erkek doktor var. Adam İstanbul Fatihte. Özel kliniği var. Dindar bir adam. Genel cerrah. Proktoloji (Kadın göğüs hastalıkları) ile ilgili ünitesi var. Çok muhafazakar bir çevrede nice muhafazakar aile, hatta kadınlar kendisi bu konudaki sorunlarında ona geliyor. Müşterileri özelliklede o gruptan. Hatta çevredeki esnaf arabamızı dükkanının önüne parkederken falan sordu. O doktora geldik deyince geçmiş olsun abi, gerçekten çok iyi bir yere geldiniz falan dedi.

Yani Halkın aklıbaşında kesiminde, dindar da olsa, olmasa da bir sorun yok ta soruyorum, Kur'an açısından ne sorun var.

Benim cevabım sorun Kur'an da değil sorun bizim Feodal lerin yorumlama tarzında herhalde. Katkılarınızı bekliyorum.

Herkese selamlar.

Herkese selamlar.

Ne dersiniz bu işe.

Herkese Selamlar.