HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: BEN GELDİM Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

hasakcay Yazdı:

Örneğin, İbrahim ve İsmail Beyt’in kavaidini yukarı kaldırıyor yani YÜCELTİYORLAR, 2:127'deki yerfa'u yükleminin "ev yapmak"la ilgisi yok iddiası.

24:36'daki turfa'a yüklemine yollama yapıp bu iddianın yanlış olduğunu anlatmaya çalıştım. Önce bana inanmadı; sonra kendisi açıklarken yanlışının ayırdına vardı. Özür diledi. Ben bunu sakin karşılayınca bir de teşekkür etti. "Siz benim hocamsınız; sesimi nasıl yükseltebilirim ki!" dedim.

"Allah’ın ….izin verdiği evlerde -Ezinellahu en turfa’a" ne demek; Allah’ın yücelenmesine izin verdiği evlerde mi ya da Allah’ın yapılmasına izin verdiği evlerde mi?

Mehaba Hasan Akçay kardeşim,

24/36'daki geçmişteki yanlışım, "turfe'u" fiilinin öznesini, "buyût" yerine "Allah'n ismi" olarak çevirmemdi, onu düzeltmiştim.

"RAFE'A" fiilinin anlamı: (bşi) kaldırmak, yukarı çıkarmak, yükseltmek, yüceltmek, paye vermek, terfi ettirmek, yukarı kaldırmak, yukarı (örneğin bayrağı, sancağı) çekmek... Fiilin anlamları arasında "yapmak" anlamı yok.

Allah'ın yükselmesine / yücelmesine onay verdiği evler, içinde mişkâtın bulunduğu, AllahIn nurunun aydınlattığı inananların evleridir. Burada evlerin temelden yada tavandan yukarıya doğru yüksltilmesinden  , kubbelerinin yüksekliğinden söz edilmiyor.

"Allah'ın yapılmasına izin verdiği evler..." anlayışı Allah'ı haşa sözünde durmayan, veya dediğini yapamayan aciz biri durumuna düşürüyor. Çünkü Allah'ın yapılmasına izin vermediği bir ev düşünülemez.

Bu evleri yücelten, sabah akşam /her zaman içlerinde Allah'ın adının (Zikri'nin) anılması, içlerinde O'nun tenzih edilmesidir. 

Lütfen o çok vurgu yaptığınız "dürüstlüğ"e biraz da kendiniz özen gösterin! Rafea ,'nın "yapmak" anlamını nereden bulup yakıştırıyorsunuz? 24/36'daki "turfeu"nun anlamının "yüceltilmek" olduğu açıktır. Önceki ve sonraki iki ayetle birlikte bu üç ayetin tasvir ettiği tema bunu anlatıyor. "Turfeu"ya, "tubnâ" anlamını ilk siz veriyorsunuz demek istemiyorum tabi ki. Bina/ inşa manasını veren müffesir sayısı az değildir. Ancak "tu'zamu" manası uygun manadır diyorum. Bu, kelimenin asıl anlamı iken, "yapmak" ise mezhebî zolama yakıştırması olsa gerek.   

Muhabbetle.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

haktansapmaz Yazdı:

hasakcay Yazdı:

Örneğin, İbrahim ve İsmail Beyt’in kavaidini yukarı kaldırıyor yani YÜCELTİYORLAR, 2:127'deki yerfa'u yükleminin "ev yapmak"la ilgisi yok iddiası.

24:36'daki turfa'a yüklemine yollama yapıp bu iddianın yanlış olduğunu anlatmaya çalıştım. Önce bana inanmadı; sonra kendisi açıklarken yanlışının ayırdına vardı. Özür diledi. Ben bunu sakin karşılayınca bir de teşekkür etti. "Siz benim hocamsınız; sesimi nasıl yükseltebilirim ki!" dedim.

"Allah’ın ….izin verdiği evlerde -Ezinellahu en turfa’a" ne demek; Allah’ın yücelenmesine izin verdiği evlerde mi ya da Allah’ın yapılmasına izin verdiği evlerde mi?

Mehaba Hasan Akçay kardeşim,

24/36'daki geçmişteki yanlışım, "turfe'u" fiilinin öznesini, "buyût" yerine "Allah'n ismi" olarak çevirmemdi, onu düzeltmiştim.

"RAFE'A" fiilinin anlamı: (bşi) kaldırmak, yukarı çıkarmak, yükseltmek, yüceltmek, paye vermek, terfi ettirmek, yukarı kaldırmak, yukarı (örneğin bayrağı, sancağı) çekmek... Fiilin anlamları arasında "yapmak" anlamı yok.

Allah'ın yükselmesine / yücelmesine onay verdiği evler, içinde mişkâtın bulunduğu, AllahIn nurunun aydınlattığı inananların evleridir. Burada evlerin temelden yada tavandan yukarıya doğru yüksltilmesinden  , kubbelerinin yüksekliğinden söz edilmiyor.

"Allah'ın yapılmasına izin verdiği evler..." anlayışı Allah'ı haşa sözünde durmayan, veye dediğini yapamayan aciz biri durumuna düşürüyor. Çünkü Allah'ın yapılmasına izin vermediği bir ev düşünülemez.

Bu evleri yücelten, sabah akşam /her zaman içlerinde Allah'ın adının (Zikri'nin) anılması, içlerinde O'nun tenzih edilmesidir. 

Lütfen o çok vurgu yaptığınız "dürüstlüğ"e biraz da kendiniz özen gösterin! Rafea ,'nın "yapmak" anlamını nereden bulup yakıştırıyorsunuz? 24/36'daki "turfeu"nun anlamının "yüceltmek" olduğu açıktır. Önceki ve sonraki iki ayetle birlikte bu üç ayetin tasvir ettiği tema bunu anlatıyor.

Muhabbetle.

Okudum.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
yalnız_kürt
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 27 haziran 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 155
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı yalnız_kürt

Muhammed Esed ayetleri aşağıdaki gibi çevirip dipnotta gerekçesini açıklamış

ıÜü26. Çünkü, İbrahim'e bu İbadet Evi'nin 34 kurulacağı yeri gösterdiğimiz zaman [o'na demiştik ki:] “Bana kimseyi ortak koşma! 35 Ve Benim Mâbedimi, onu tavaf edecek olanlar için, onun önünde [Rablerini tazim ve tefekkür ederek] dikilip duranlar için, saygıyla eğilenler ve yere kapananlar için temiz tut!” 36

 

27. Bunun içindir ki, [ey Muhammed,] bütün insanları hacca çağır: 37 yaya olarak ve hızlı yürüyen her [türlü] binek 38 üstünde, [dünyanın] en uzak köşelerinden sana gelsinler

Dipnot:Lafzen, “insanlar arasında haccı duyur,” yani müminler arasında (Taberî). Müfessirlerin çoğu bu pasajın Allah'ın Hz. İbrahim'e yönelttiği buyruğun bir devamı olduğunu söylemişlerdir; ama bazıları -özellikle, Hasan Basrî- bu pasajın Muhammed (s)'e hitab ettiği görüşündedirler.

...

Alıntı:

Ancak Muhammed Peygamber de ölmüştür. Müslümanların kahhar çoğunluğu, son peygamber Muhammed’e uyduklarını söylüyorlar hala. Halbuki bunun mümkün olamayacağına akıl erdiremiyorlar bir türlü. Ölmüş birine uyduğunu söyleyen yalan söyler. Onlar başkalarına uyuyorlar da bunu anlayamayacak kadar uyutulduklarının farkında değiller.

Ölmüş birinin öğreti ve öğrettiklerine uymak neden mümkün olmasın anlayamadım.

''İnsanların İbrahim'e en yakın olanı, ona uyanlar, şu Peygamber (Muhammed) ve (ona) iman edenlerdir. Allah müminlerin dostudur '' (ali imran 68)

İbrahim'e uymak da Muhammed'e uymak de öğretilerine ve öğrettiklerine uymak yoluyla mümkündür.

Farklı bir şey söyleniyor da ben mi anlayamadım acaba?



__________________
Gideni az olan yoldan gidin (İncil)

Yeryüzünde yaşayanların çoğunluğuna uyarsan seni Allah'ın yolundan saptırırlar (Kur-an)
Yukarı dön Göster yalnız_kürt's Profil Diğer Mesajlarını Ara: yalnız_kürt
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba yalnız_kürt. Hac 26 ve 27:

 

Bir zamanlar İbrahim için o evin yerini şöyle diyerek hazırlamıştık:

-Bana hiçbir şeyi ortak koşma,

-ziyarete gelip kıyam, rükû, secde edenler için evimi temizle (26).

 

-İnsanlara haccı duyur ki gerek yaya olarak gerekse yorgunluktan incelmiş binitler üzerinde derin vadilerden geçerek sana ulaşsınlar (27).

 

Görüldüğü üzere 27’nin aslında (ey Muhammed) diye bir sesleniş yok. M Esed tarafından “Allah’ın sözlerine yapılan müdahale”dir o. Ve büyük günahtır. Biz Muhammed Esed’e katılarak o günaha neden ortak olalım?

 

Akıl var izan var. Aklımızı izanımızı kullanalım:

 

1: Allah’ın Hac 26’daki seslenişi İbrahim Peygamberedir.  

2: Hac 27’ye geçişte muhatabın değiştiğine dair hiçbir ifade yok.

3: Allah’ın Hac 26’daki seslenişi Hac 27’de devam ediyor.

 

Bu maddî gerçekler anılan iki ayeti arka arkaya okuyan her aklı başında insanın ikinci ayette kendisine seslenilenin Hz İbrahim olduğunu görmesine yeter.  

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
malik bin nebi
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 24 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 439
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı malik bin nebi

"Sanırım fazla uzatmak gerçeği ortaya çıkartmayacaktır.

 

Allah, cümlemize çok şey söyleyip az şey anlatmaktansa, az şey söyleyip çok şey anlatmayı nasip etsin.

 

Selam ve dua ile"

 

Selam

Nasıl uygun görürseniz, Anlamalarda özne anlatan değil dinleyen, gösteren değil görendir, dolayısıyla çok veya az anlatmak bir şey ifade etmez.

Rabbimiz bizlerin anlamlarını eylemlerinden eylemlerini duygularından gözlerini hayattan ayırmadan istikametimizde ayaklarımızı sağlam kılsın.

Selam ederim

tartışılan mesele ile ilgili de gözlerime tırnak işaretleri takıldı.Allah tırnak işaretli bir mushaf indirmedi.Kim neye göre tırnakları koyar ve bu tırnaklarla neler neler olur düşünmeli,

bir kez daha

 

selam ederim

Yukarı dön Göster malik bin nebi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: malik bin nebi
 
ibrahimim
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 17 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 506
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ibrahimim

malik bin nebi Yazdı:

 

Selam



tartışılan mesele ile ilgili de gözlerime tırnak işaretleri takıldı.Allah tırnak işaretli bir mushaf indirmedi.Kim neye göre tırnakları koyar ve bu tırnaklarla neler neler olur düşünmeli,

bir kez daha

 

selam ederim


Aleyküm Selam ederim!

Âlemler içinde Nûh'a selâm olsun (bütün insanlar onu esenlikle anarlar). (SÂFFÂT/79)

 

Selam olsun İbrahim'e! (SÂFFÂT/109)

 

Selam olsun Mûsa'ya ve Hârun'a! (SÂFFÂT/120)

 

Selam olsun İlyas'a! (SÂFFÂT/130)

 

Selâm, gönderilen elçilere, (SÂFFÂT/181)

Selam ve dua ile.




__________________
Ey inananlar, Allah'tan korkarsanız O size iyi ile kötüyü ayırdedici bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allâh büyük lutuf sâhibidir
Yukarı dön Göster ibrahimim's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ibrahimim
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Selam.

 

Bir işi kim yaparsa özne odur yani fail. Benim bildiğim bu. Yanılıyorsam lütfen düzeltin. Konumuz olan cümleyi buna göre inceleyelim.

 

Allah dilediğini nûruna iletir –yehdillahu linûrihî men yeşâ’ (35)

 

yükseltilmesine izin verdiği evlerde

fî buyûtin ezinellahu en TURFA’A  (36)

 

TURFA’A mastarının faili: Allah kimi dilerse "o"dur yani İNSANLAR. Evleri yükseltme işini insanlar yapıyor.

 

Ve onların içinde adının anılmasına

ve YUZKERE fîhé ‘smuh (36)

  

YUZKERE mastarının öznesi yine insanlar. Allah’ın adını anma işini insanlar yapıyor.

 

Allah kelimesine gelince o, EZİNE yükleminin öznesidir. Çünkü o yani Allah izin verme işini yapıyor.

 

Bir yan konu: Allah’ın izin vermesini insanların izin vermesiyle karıştırmamak gerekir. Allah’ın izin vermesi ontolojik bir iştir yani O’nun izni olmazsa olmaz. İnsanlar evleri yükseltmedilerse Allah izin vermediği içindir; yükselttilerse izin verdiği için.

 

Yüklemimiz olan "turfa’a"ya dönersek bunun YÜKSELTMEK açısından bina etmek ile eş anlamlı olduğunu 79:27-28 de kanıtlar:

 

Sizi mi yaratmak zor göğü mü; onu Biz bina ettik

E entum eşeddu halkan emi’s semâ’; benâ hé (27)

 

Onun damını Biz yükselttik

Refa’a semkehé  (28)

 

Bakara 127'deki "yarfa'u ibrâhîmu'l kavâid"in mukayeseli bir incelemesi bu eş anlamlılık olgusunu pekiştirir yani REFA'A yüklemi BENÂ ile eş anlamlıdır:

 

göğü yükseltene andolsun -ve's semâe refa'a hé (55:7)

göğe ve onu bina edene -ve's semâi ve mâ benâ hé (91:5)

Allah'ın yükseltilmesine izin verdiği evler -buyûtin ezinellahu turfa'a (24:36)

 

Bundan ötesi yorum işidir.

 

Örneğin Nûr 36'da "Allah'ın yükseltilmesine izin verdiği evler" deniyor. Lafzen, yükseltilenin o EVLER olduğunun ifadesidir bu. Siz bundan yükseltilenin o evlere ait SAYGINLIK olduğu anlamını çıkarabilirsiniz ama bir beşer olan size ait görüştür bu; yorumdur. Ben o anlamı çıkarmam; başka bir sürü insan da çıkarmayabilir. 

 

Lafzî meal ile yorumu karıştırmamak gerekir.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Aleykum Selam.

Özne cümlede yalın halde olan (ek almayan), yüklemine ne, kim... sorusu sorulan nesne, kelimedir veya cümledir. Arapçada yerine göre özneye fail, naib-i fail (fiil cümlesinde), mübteda (isim cümlesinde) denir. Ben özne ile bunu kastetmiştim. Onun için turfeu, faili meçhul fiilinin, naib-i faili gizli zamir "hiye" olup buyût'e döner. Turfeu, yapısı meçhul (faili belirsiz) bir fiildir; "yükseltilen /yüceltilen evler.." Evler öznedir. Kim veya ne bu evleri yükseltiyor, yüceltiyor? Cevap:

1- Allah, 2- İnsanlar, 3- İçindeki kandiller / ışık /Allah'ın nuru: zikri...

Allah dilediğini nuruna iletir /dilediğini nuruyla aydınlatır. Nerede? Fi buyutin /o evlerde... O inananların içinde bulunduğu Allah'ın yükseltilmesine, Allah'ın adının anılmasına, AllahIn tenzih edildilmesine izin verdiği / istediği evlerde...

Ayrıca bunun bir temsili anlatım olduğunu da göz ardı etmemeliyiz!

Şimdi bu evleri yükselten, yücelten nedir diye bana sorarsanız, ben, Allah'n dilemesiyle nuruyla aydınlattığı içlerindeki inanların Allah'ı tezkir ve tesbihidir derim. Yani, o evleri raf'eden / yücelten, o evlerde devamlı ışık veren kandiller, içlerindeki Allah'ın zikri /Nuru'dur. Ha, bu evleri bu nur ile aydınlatan kim /kimlerdir, derseniz? Elbette ki Allah'ın Nuru'na erdirdiği inananlardır. Bu anlamıyla da dolaylı olarak inananlar bu evleri yüceltenler oluyor.

Yuzkeru fiili de aynen yurfeu gibi bina meçhuldur. Naib-i faili (öznesi) ismuhu (O'nun adı)dur.

79/27-28'i kanıt göstermeye gelince... "Allah semayı bina etti ve tavanını yükseltti."  Yani tavanını muazzam kıldı. Bina etmekle raf' etmek aynı anlama geldiği anlayışına katılamıyorum.

"Allah İsa'yı raf' etti" (471589). "Senin için zikrini raf'ettik" (94/4). "Kimisini kiminin fevkinde raf'ettik" (43/32). "salih ameli O raf'ediyor /yüceltiyor" (35/10). Vs. Onlarca örnek var Kuran'da. Bunları siz benden iyi biliyorsunuz. Onun için önceki iletilerimde örnek olarak zikr etme gereğini duymedım. Ama siz görüşünüzü /yorumunuzu kanıtlamak için örnekler sununca ben de bunları hatırlatma gereğini duydum.

Unutmayalım ki, her görüş hatta her çeviri yorumdur. Bunu da tekrar söyleme gereğini duydum.

Muhabbetle.  

    

 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
berguzar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 20 ekim 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 262
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı berguzar

haktansapmaz Yazdı:

...........

Unutmayalım ki, her görüş hatta her çeviri yorumdur. Bunu da tekrar söyleme gereğini duydum.

Muhabbetle.  

    

 

Sayın haktansapmaz,

Ben bu  başlığı oralarda neler yaşadım, dinde nerdeyim, ne hissettim bunları anlatmak için açmıştım ama konu farklı boyutlarda geldi. Şikayetçi değilim bu durumdan onu da belirteyim.

Ancak yukarıda şu cümleyi kurduktan sonra sadece bir tek şey demek istiyorum.

O zaman kuranla ilgili sizinde çevirileriniz sadece sizin yorumunuzdan öteye gitmeyecektir.

Bende buna istinaden diyorum ki, Allahın İbrahim peygambere söylediği doğrultuda, onun çağrısına icabet ederek Mekkedeki beyti ziyarete gittim, bende kurandan bunu anlıyorum.

Sanıyorum söylediklerim gayet net ve açıktır.

Selamlar...



__________________
benim namazım, bütün ibadetlerim, hayatım ve ölümüm bütün alemlerin rabbi olan ALLAH içindir.
Yukarı dön Göster berguzar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: berguzar
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Bergüzar kardeşim, en sonra ben söylüyorum galiba ama kalbimin ta derininden söylüyorum: hoş geldiniz; Allah haccınızı mebrur etsin.

Abdurrahman'ın "hattâ her çeviri yorumdur" iddiasına gelince, çeviri okutmanlığı yaptım, biraz birikimim var; ona dayanarak söyliyeyim: çeviri asla yorum değildir çünkü ASLI GİBİDİR yani, en azından, ilahî vahyin aslı gibi olmak iddiasını ve sorumluluğunu taşır. Yorumun öyle bir iddiası yok; o, katıksız beşerî görüştür. 

Bakara 127'deki "yarfa'u ibrâhîmu'l kavâid"in mukayeseli bir incelemesi eş anlamlılık olgusunu pekiştirir yani REFA'A yüklemi BENÂ ile eş anlamlıdır:

 

göğü yükseltene andolsun -ve's semâe refa'a hé (55:7)

göğe ve onu bina edene -ve's semâi ve mâ benâ hé (91:5)

Allah'ın yükseltilmesine izin verdiği evler -buyûtin ezinellahu turfa'a (24:36)

 

Bundan ötesi yorum işidir.

 

Örneğin Nûr 36'da "Allah'ın yükseltilmesine izin verdiği evler" deniyor. Lafzen, yükseltilenin o EVLER olduğunun ifadesidir bu. Siz bundan yükseltilenin o evlere ait SAYGINLIK olduğu anlamını çıkarabilirsiniz ama bir beşer olan size ait görüştür bu; yorumdur. Ben o anlamı çıkarmam; başka bir sürü insan da çıkarmayabilir. 

 

Lafzî meal ile yorumu karıştırmamak gerekir.

Ayrıca, her yorum yorum değildir çünkü yorumun da vahye sıkı sıkıya dayanma sorumluluğu var. O sorumluluğu taşımayan uçuk kaçık anlatılar birer "Kuran-kurgu"dur aslında; hevadır.  

"Ha çeviri olmuş ha yorum" laubaliliği Allah'ın sözlerine yapılan parantezli parantezsiz bir sürü müdahalenin bahanesi olmuş, Kuranî vahiy ile onun muhatapları arasına kara çalılar gibi girmiştir. İlahî vahye ihanettir o mealler. Malik bin nebi kardeşimiz bir ara söyledi: parantez içi müdahalelerle neler yapılır neler! 

Bu ihanete bir örnek benim "M Esed'in büyük günahı" dediğim Hac 27 mealidir. Abdurrahman Hac 27'yi aynen Muhammed Esed gibi sunuyor, "hattâ her çeviri yorumdur" diye diye.

Ona meramımı anlatmakta aciz kalışımın bir nedeni bu. 

Sevgi ile.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats