HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: Kuran’in benzeri yazilamazdan kasit ? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
tesliman
Ozel Grup
Ozel Grup
Simge

Katılma Tarihi: 29 aralik 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 113
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı tesliman

hasanoktem Yazdı:
 

Sevgili Malik, Sevgili Mustacanta, Sevgili Tesliman,

başka nasıl konuşacak bizimle Yüce Allah?

abi karınca ile ağaçlarla aborjinlerle ve muhammedlerle nasıl konuştu ise öyle konuşacak....

bize verdiği akıl-vicdan yetilerimize ilhamlar ederek doğruluğu hatırlatacak

hasanoktem Yazdı:

elbette -bizim gibi beşer olan - bir kul(lar)'ı yani Rasulleri üzerinden bizimle temasa geçecek...

elbette ki bize bir mesajı, bir mektubu'ı, bir hitâb'ı olacaktır...

yoksa bizi karanlıklarda mı bırakacaktı, - sizi harika bir şekilde yarattım, sonra da başımdan attım!...- gidin ne haliniz varsa görün, diye...

güzel abim bu mantığına göre ortadoğudan bilmem kaç kilometre ötede yaşayanlar...

ya da o rasullerin bilmem kaç bin yıl uzak bir çağlarda yaşayanları eksik,karanlıkta yaratıp zulmetmiş olmuyor mu?

Yaratıcı kulları arasında ayrımcılık yapar mı?

onlarca rasule seslenen birinin gücü herkese seslenmeye yetmez mi?

hasanoktem Yazdı:

ve gönderdiği mektup(lar) muhakkak ki bizim anlayabileceğimiz harflerden müteşekkil olacaktı...biz kullara isimlendirme yetisini tüm ekipmanlarıyla birlikte niçin vermişti ki bize? 

abi anlayabileceğimiz diyorsun da ..burada dahi adaletsizlik yok mu?

kureyşlilerin anladıklarını biz ..bizim anladıklarımızın kaçta kaçını anlayabilir bizden bin yıl sonra yaşayanlar?


hasanoktem Yazdı:

hem, bize gönderdiği kitap :mushaf'ı aşan bir şeydir, Kur'an'dır O...

lafzı bir kere, manası sürekli inen...

kitap dedim doğru ,fakat o kitabın içinde üç kitap var...

vahiy kitabı + kainat kitabı + insan kitabı...

bu üç kitap, Yüce Allah'ın ayetleri ile doludur...

abi bak benim sormak istediğim bir şey de bununla ilgili

o kitapta "eğer Yaratıcıdan olmasaydı içinde çelişkiler bulurdunuz"deniyor ..değil mi?

peki bu doğrulama o sayfalarla sınırlı bir oğrulama mı olacak yoksa buna bahsettiğin asıl kitabı da (tabiat)katacakmıyız?

açık söylemeliyim o sayfaların içinde dahi çelişkiler bulmuşken buna tabiat/yaşam kitabını katarsak bir çok şey çıkar..

en başta da dediğim gibi Tanrının adaletinden söz etmesine rağmen onlarca...insanların bir kısmına kıyak yapıp havadan diyaloglar kurmasıdır

yok eğer ünalın dediği gibi vahyetmedeki kasıt...beethovena,shakespeare ya da einsteina verdiği ilham gibi bir şey ise o zaman amenna..

şu halde o kitaplara sorgusuzca ve yaşadığımız sayfalarla güncellemeden teslim olamayız..

örneğin hırsızlığın,yalanın,talanın yasaklığını doğrulayabilir ve iman ederiz

ama domuzun zararını guslün gerekliğini diyelim doğrulayamadık

iman etmemeliyiz..

ki işte doğrulamak da zaten bu değil midir?




__________________
Yaradan bana akıl-vidan ve bir de yaşam kitabını vermişken
neden kendime havadan klavuzlar bekleyim??
Yukarı dön Göster tesliman's Profil Diğer Mesajlarını Ara: tesliman Ziyaret tesliman's Ana Sayfa
 
mustacanta
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 18 aralik 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 198
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı mustacanta

Tesliman, ünal ve hasan hocam ve okuyucu arkadaşlar
selamlar..

Bir dönem gökten mi indi, yerden mi bitti diye kurancısı,
sünnetçisi, hadiscisi vs herkes ile tartışmaya girdim,
doğruyu öğrenebilmek adına kendimi ortalara attım..

Sonra baktımki bunun kimseye bir faydası yok.. kendi
sahip olduklarımla (akıl*vicdan) yoluma gitmeye
başladım..

Çünkü elimizdeki mushafın varlığı GERÇEK, gökten indiği
ise İNANÇTI.. Şüphesiz inandığını söyleyen insanlara ters
bir şey söylemenin alemi yoktu..

Mushafta yazan GAYBİ bir durum bütün insanlar tarafında
az ya da çok bilinebilmeliydi geçerli olması için..

Ama dünyanın genelinde bilindiği pek söylenemezdi..

Benzer şekilde insanların sorumluluğu mushaftan dolayı
almaları ise kendi içinde onlarca paradoks
oluşturuyordu..

En basiti okudukça zorunluluklarının artması idi:)

-------

Müslümanlar soru(n)larını mushafa sorarak çözüm
arıyorlar..

İyi güzel de aynı kişiler mushafın sorduğu sorulara neden
cevap veremiyorlar..

Mesela "Aklınızı Kullanmayacakmısınız"?

çoğunluğun cevabı

-Kullanıyoruz işte..

-Kullanıyorlar işte..

-Kullanmışlar işte..

....

sessizliğin ardından haykırarak

oooff çok sıkıştırdın..

İnkarcımısın, deistmisin, ateistmisin nesin:)

Aklı kullanmak sadece anlamak ve kavramak değildir.
Hayatı sadece "nasıl (yapacağım)" sorusu ile kavradığını
düşünmek ciddi bir yanılsamadır..

"Niçin" sorusunu cesaretle sonuna kadar sorabilmek,
Bunların ardından üretmek de önemlidir..

Hayatın dinamik gerçeklikleri ancak bu şekilde ortaya
çıkarılır..

Eskiden tanrı dünyada aranmış, sonra ay, sonra yıldızlar,
sonra güneş, sonra sonra evren, sonra da evrenin dışında
bir tanrı anlayışı gelişmiş.. vs..

Peki muhammed ne yapmış?

Hayatı gözlemlemiş, anlamaya kavramaya sonra da üretmeye
çalışmış yani aklını ve vicdanınından gelen sesleri
birlikte kullanarak bir düşünce sistemi oluşturmuş..

Kendi dönemindeki ve coğrafyasındaki birikimlerden ve DİN
DİLİNDEN faydalanmış..

ÇÜNKÜ DÜŞÜNCELER ZAMAN VE MEKANDAN BAĞIMSIZ OLAMAZ..

Geçelim Allah bizimle nasıl konuşacak mevzusuna ve
soralım kendimize...

sizce onun tanrı tasavvuru yukarıdakilerden hangisidir?:D

O hayatın bütünündeki gerçekleri "hu" zamiri ve "Allah"
ismi ile işaret etmiştir..

Hayatın içindeki subjektif doğruların dışında evrensel
gerçekleri cesaretle dillendirmiştir. O hayatı
yasalarıyla, bilinciyle, mücadele şekli ile vs bir bütün
paket olarak ele almıştır. O'nun işaret ettiği kesinlikle
bir tanrı değildir..(la ilahe) En azından şuan için böyle
düşünüyorum..

Çünkü mushafta tanrı anlayışları eleştirilirken ALLAHın
varlığı ispat edilmeye çalışılmamıştır. işaretlerle
gösterilmeye çalışılan hayatın gerçeklikleridir. Benim
mushaftan anladığım muhammed tam bir REALİST ve
hümaniter..

Bir başka konuya geçelim vahy ile kulak-göz-kalp
arasındaki ilişkiye..

kuranda bu üç organ anlama aktları olarak
zikredilmiştir..

Ben bununla şura51 deki allahın insanlarla konuşma
şekilleri arasında da felsefi bir ilişki olduğunu
düşünüyorum..

Yani hayatın gerçekliklerini doğrudan gözlemleyerek,
duyarak ya da ilham dediğimiz bir anda çakan
kıvılcımlarla oluşacağını düşünüyorum..

Bir ayette de demiyormu ya söylenen uysaydık ya da
AKLIMIZI kullansaydık diye..

Söylenenlerin doğruluğunun yüksek olması O'nun insan
kitabını ve tabiat kitabını iyi okumasından kaynaklanır..

Muhammed peygamberden sonrada bu kitapları ve diğerlerini
ileri derecede okuyan kişiler gelmiş, bunlarda kendi
toplumlarına ve diğerlerine GÖRDÜKLERİ gerçeklikleri
aktarmışlardır..

İnsanlık için ortak olan şey mushaf değildir, hayatın
içindeki gerçekler ve insanlık adına ne yaptığımızdır..

İnsan insan olması gerektiğini, kişiler birey olması
gerektiğini bildikten sonra ortak yaşamak istiyorlarsa
ADALET ilkesini ve SEVGİ bağını tesis etmeliler..

Uzun yazıların sebebi ikna etmek, gevezelik ya da
ukalalık değil, yazının soğuk dili yüzündendir:)

Hepinize çaylar benden, en yakın şubemizden alın için..

sigarayı, nargileyi ve alkölü bırakın, en azından min.
şekilde..

Yaw ne anlıyorsunuz ağzınızdan duman çıkartmaktan:)

Yukarı dön Göster mustacanta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: mustacanta
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Kitap varsa acziyet yok, yoksa acziyet mi var..

Doğru bir adam olmanın yolu mushaftan mı geçiyor..

Doğru bir adam olmanın yolu ömrünü mushafı araştırmaktan
geçirmekle mi geçiyor..

Yoksa doğru bir adam olmanın yolu doğruyu ARAYAN adam
olmaktan mı?

Mushaftaki ifadelere göre doğruyu arayan adam(MUslim)..

Doğruyu bulduğunu\bildiğini düşünen, yani arayışına nokta
koyan adamın ismidir MÜSLÜMAN..

‎"Din" merkezli düşünerek "yaratıcının"
"Bilim" merkezli düşünerek "evrenin";
"Manzara" merkezli düşünerek "doğanın";
"İnsan" merkezli düşünerek "canlılığın";
"Ben" merkezli düşünerek "hayatın";

farkına varamaz ve ARDINI göremezsiniz..

Elinize mushafı almakla sorumluluk almadınız.. Mustafa.

Ses dalgaları ile seslenmez, O'nun iletişimi zihinde uyandırdığı algılarla olurdu,

Ki bildiğin gibi kur'an, sözlü, yazılı değil algısal bir vahiydir.

Söz beyinde başlar,

Sonra gördüm ki, bir algının olması için mutlak bir uyarıcıya ihtiyaç var,
Malik.

Dilinden anlamak. Tüm mesele bu.

Şöyle düşünüyorum; Araç kullanmak için ehliyet almak ile, aracı kullanmak arasında fark vardır. Parçalar halinde bakalım, vahyin ne dediğini duymakla, vahyi anlamak arasında fark.Bizler vahyi duymuş olmakla ne dediğini anlamış olmuyoruz. Çünkü direkt hitabı 1400 yıl evvel yaşamış olan insanlara, o olayların içinde birebir yaşayanlara tecrübe kazananlara, orada ak dendiğinde ak, kara dendiğinde kara dendiğini biz iddia ediyoruz, oysa gerçek anlamda onların ne anladığını anlamaktan yoksun gibiyiz.

İlk kez elektiriğe yakalanan, onun ne yaptığını bilir ama onun ne olduğunu bilmezdi, ta ki o vakte kadar.

Şöyle ki, Araç kullanmak için ehliyet alan adam, kanunun emrini yerine getirmiş olur fakat bu geçerliliğe rağmen araç kullanmada usta değilse bu keşmekeşe kapı aralar ve eğer bu haliyle o direksiyonun başına geçerse, artık keşmekeşe kapı aralanma ihtimali ortadan kalkar, vaziyet tamamiyle keşmekeş olur.

Mustafa ve Malik'in sözleri gayet yerinde ve tutarlı.

Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
adalet
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 02 ekim 2006
Gönderilenler: 1195
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adalet

hasanoktem Yazdı:

 

Sevgili Malik, Sevgili Mustacanta, Sevgili Tesliman,

başka nasıl konuşacak bizimle Yüce Allah?

elbette -bizim gibi beşer olan - bir kul(lar)'ı yani Rasulleri üzerinden bizimle temasa geçecek...

elbette ki bize bir mesajı, bir mektubu'ı, bir hitâb'ı olacaktır...

yoksa bizi karanlıklarda mı bırakacaktı, - sizi harika bir şekilde yarattım, sonra da başımdan attım!...- gidin ne haliniz varsa görün, diye...

ve gönderdiği mektup(lar) muhakkak ki bizim anlayabileceğimiz harflerden müteşekkil olacaktı...biz kullara isimlendirme yetisini tüm ekipmanlarıyla birlikte niçin vermişti ki bize?

hem, bize gönderdiği kitap :mushaf'ı aşan bir şeydir, Kur'an'dır O...

lafzı bir kere, manası sürekli inen...

kitap dedim doğru ,fakat o kitabın içinde üç kitap var...

vahiy kitabı + kainat kitabı + insan kitabı...

bu üç kitap, Yüce Allah'ın ayetleri ile doludur...

birini diğerinden ayıramayacağınız, birini diğerinden koparamayacağınız ayetler,yol gösterici ışıklar ışıklar, işaretler, adetullah, sünnetullah ile dopdoludur...bu üç kitab'ın ayetleri birbirlerine bağlıdır...entegre haldedir...biribirlerini tamamlamaktadırlar...biribirlerini bütünlemektedirler...Kur'an müteaddit yerlerde bu entegrasyona işaret etmektedir, yalın bakacaklar için...

mucizevî bir şekilde yarattığı gözlerimizin görmesi için ışık denen bir şeye ihtiyacımız var ise...

o halde Yüce Allah, " ışık " ihtiyacımızı da bize gönderecekti.../ göndermiştir de...

göz'lerimizi yaratıp, ışığı yaratmasaydı , bir eksiklik olmayacak mıydı yani ?

ışık olmadan göz ne işe yarayacaktı? öyle değil mi?

kör kuyu da şaşkınlar gibi yıkılmayalım, sayesinde güneşin aydınlattığı yeryüzünde karanlık'ları yaşamayalım diye de bir ışığa bir emareye, bir bildiriye, bir mesaja, bir mektuba, bir sevgi gösterisine, bir sayılmaya ihtiyacımız var ise...

Yüce Allah bizi hem saymıştır, hem sevmiştir, hem de bu sevgi ve saymanın emarelerini de fiilleriyle ispat etmiştir...

en büyük ceza, sayılmamaktır...gönderdiği mesaj(lar)ile bizi saydığını göstermiştir...

bizim akıl ve havsalamıza hitap etmekle, çok farklı bir kategori ve boyuttan, bizim boyut ve kategorimize - yine biz hemcinslerimiz üzerinden ses'lenmekle bize olan sevgisini izhar etmiştir...

Kur'an, O'nun kitabıdır...

Kainat, O'nun kitabıdır...

İnsan, O'nun kitabıdır...

bu üç kitabın içindeki ayetler, O'nun ayetleridir...

bu üç kitabın entegrasyonu ile, bütünleşmesi ile bir bütün haline gelmesi ile insanlığın saadeti , mutluluğu ve huzuru temin olunabilecektir...Yüce Allah, Kur'an kitabı ile işte buna işaret etmektedir...bu yön'e sevk olunmamızı istemektedir...bu yol'u takip edip yaradılış amacımızı icra etmemizi istemektedir...

muhabbetle

NOT : sevgili Ünal, çay in, cuara out...insan kitabına aykırı...birgün bir araya gelelim, çay'faslaşalım, halleşelim, Halil'leşelim inşaAllah...



 Selam Hasan hocam, verilmesi gereken mesajı çok net vermişsiniz,tebrik ederim.Eğer insan vahiy nimeti ile destelenmeseydi ki,vahiy aklın noteridir,o zaman insanı insan yapan değerler yaşama 1-0 noksan başlardı.
 Bu arada Tesliman kardeş hoş geldiniz,kendinizi özlettirdiğinizi hemen hissettirdiniz.


__________________
"Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
Yukarı dön Göster adalet's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adalet
 
tesliman
Ozel Grup
Ozel Grup
Simge

Katılma Tarihi: 29 aralik 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 113
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı tesliman

adalet Yazdı:


 Selam Hasan hocam, verilmesi gereken mesajı çok net vermişsiniz,tebrik ederim.Eğer insan vahiy nimeti ile destelenmeseydi ki,vahiy aklın noteridir,o zaman insanı insan yapan değerler yaşama 1-0 noksan başlardı.
 Bu arada Tesliman kardeş hoş geldiniz,kendinizi özlettirdiğinizi hemen hissettirdiniz.


sevgili adalet Sahibim senden hoşnut olsun ben de sizleri özlemişim..
inan bu sözleriniz beni çok mutlu etti
zira vahye imanımı/eminliğimi yitirmiş şu halimle
aranıza gelmeye çekiniyordum
allahtan malik bana cesaret verdi de katıldım:)
iki seneye yakındır vayhi sorguluyorum
henüz kesin bir kanaate ulaştığımı söyleyemem
ne iman edebiliyorum
 ne de inkar
ama bunun için herhangi bir korku duymuyorum
çıkarsızca doğruluğu aradığımı
ve çıkarsızca doğruluğu aradığım müddetçe de
sapmışlığın dibinde dahi olsam....Yaratıcının yolunda olduğumu biliyorum
çünkü ölçülen şeyimizin..sahip olduğumuz doğrular değil
o doğrularla ortaya koyduklarımız olduğunu
O'na şükürler olsun ki biliyorum..
Tanrı kapasitelerimize değil vicdanlarımıza bakacaktır değil mi?
o halde
başlayalım haydi doğruyu kovalamaya..

dostum sen şimdi hasan abinin yazdıklarını asıp işte! diyorsun..da
benim o yazılara verdiğim yanıtları neden geçiyorsun?
sence hikayeden sorular mı?
gerçekten de vayh inmeseydi
sağlıklı bir ölçüm platformu olmayacakmıydı şu tabiat?
peki dostum O'nun evrensel vahyilerine
ne diyeceksin?
en Tanrı tanımaz toplumlarda dahi kullara zulmetmek
 haram değil mi?
en Tanrı tanımaz toplumlarda dahi kullara iyilik yapmak
sevap değil mi?
gerçek din bunlar değil mi?
evet o kitap hakkında yanıtlayamadığım şeyler halen var..
kim neden yazdı böyle çıkarsız bir kitabı
doyurucu bir cevap bulabilmiş değilim..
uzaylılar mı gelip muhammedi kandırdılar ya da
muhammed mi iyi niyetiyle
uyalım diye Tanrıdan olduğunu söyledi bilmiyorum..
ama açıkçası artık
böyle bir karardan sorumlu olduğumu da pek düşünmüyorum
ama mustcantanın sözlerine katılamıyorum
zira Tanrıdan değilse o sözler
Tanrının böyle bir şeye ihtiyaç duymamasından yola çıkarak
zararları olabileceğini de düşünüyorum
çünkü O'nun yaptıkları gibi yapmadıklarında da hikmetler olması gerekiyor
ve burdan yola çıkarak da bazı olumsuz neticelere de
maalesef varıyorum..
bunların en önemlisi ..Tanrıdanlık zırhıyla insanların
ilerlemesini engellemesidir
nasıl ki nurcular said nursuyu tabulaştırmalarıyla
kendilerini sınırlamışlarsa
kuranilerde kendilerini sınırlamış oluyorlar..
ayrıca o sayfalarda bırakın başlıklarını vurgulanmışlarını
sırf yazılanların dahi
yazılmayanların önüne geçtiğini düşünüyorum
örneğin bu gün sıgaranın içki hükmünde görülmeyişinin tek nedeninin
ve bunun gibi
sayfalarda anılmayan bir çok şeyin de
önemsiz görülmesine yol açtığı bir gerçektir..
yine türkiye de yaşayan alevilerin
sırf bir takım ritüellere inanmamalarının bile
hak ve hukuka sunnilerden ne kadar farklı baktıklarını gözlemledim
çünkü namaz niyaz olmaması
haksızlığı yalanı zorunlu olarak başlık haline getirmiştir..
evet bu kulların hatasıdır diyeceksiniz
ama kullarının kapasitesini en iyi bilen Yaratıcının
onlara kaldıramayacakları şeyleri yüklemesi bana gerçekçi gelmiyor
düşünün
şu an milyarlarca insan içinde okunanı kaldırabilen
onu yaşayabilen bir avuç insan bulabilirmiyiz?
kaldı ki yüzde doksanının
bu gerçeklerden haberleri bile yok..

kuran içinde çelişki ya da anlamsız
ya da Tanrıya yakıştıramadığım bir çok şey var
ama biliyorum ki bunlar aramızda polemikten başkasını doğurmayacak
ki ben de
deistlerle olan geçmiş tartışmalarımda
bunların bir çoğunu doğrulanmaz varsayım ya da
"vardır bir hikmeti"lerle geçiştirmekteydim..
musanın kutsal bir vadide ayakkabılarını çıkarmasını
vahy değil de çıkıp dağdan koca levhalar almasını
ya da
süleymanın karıncalarla marıncalarla muhabbet etmesine
bir anlam veremesem de..vardır bir nedeni der
geçerdim..
ama artık geçemiyorum.. aklıma batıyor çünkü
saf bir sorguda
evrenin sahibi bir Yaratıcıya yakıştıramıyorum
keşke yakıştırsaydım!
keşke tesliman.tr.gg yi yazan kişi olarak kalsaydım
inan çok daha mutluydum
neyse..
umarım yine böyle mutlu bir inanca kavuşurum yine

O'nun en seçkin esenlik ve mutluluklarıyla.. 



__________________
Yaradan bana akıl-vidan ve bir de yaşam kitabını vermişken
neden kendime havadan klavuzlar bekleyim??
Yukarı dön Göster tesliman's Profil Diğer Mesajlarını Ara: tesliman Ziyaret tesliman's Ana Sayfa
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Selam Tesliman, bir hoşgeldinde ben diyeyim mutluluğun daha da artsın O' dilerse..yeniden seni fark etmek beni mutlu etti..umarım iyisindir..

Sevgili dost,yazılarını okuyorum..ve samimiyetinizden şüphem yok..zamanı gelince değerlendirme yaparız Allah dilerse..

Demişsin ki:

"süleymanın karıncalarla marıncalarla muhabbet etmesine
bir anlam veremesem de..vardır bir nedeni der
geçerdim..
ama artık geçemiyorum.. aklıma batıyor çünkü
saf bir sorguda
evrenin sahibi bir Yaratıcıya yakıştıramıyorum
keşke yakıştırsaydım!"

Benim Kurandan gördüğüm Süleymanın karıncalarla marıncalarla falan konuştuğu yok...! Hatta duymuyorda...O Rabbinin kendisine sunduğu nimete şükrediyor...! Karınca kendi dünyasında durum değerlendirmesi yapıyor ve O' da bize, okuyan herkese, aslında bu yaratıkların olan bitene kayıtsız kalmadıklarını anlatıyor...diye düşünüyorum.. 

Selamlar...Ali POLAT

 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

selam tesliman kardeş,Hoşgerigeldin.

Senin samimi yüreğinin Dosdoğruyu bulacağından eminim.

ve haklısın inanmak acıları dindirmektir.

Ama Mugarrebundan olmak,yani Yakınlaştırılanlardan olmak Acılara göğüs germeği gerektiriyor.

İnancını kaybetmenin verdiği acıyı tadanlardanım...

Dayan dayanabildiğin kadar derim.

sevgi ile...


__________________
Haşr -10
"Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru.
Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,"
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
mustacanta
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 18 aralik 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 198
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı mustacanta

Mushafa inanmak ya da inkar etmek mi mesele..

Yoksa onu doğru yere koyabilmek mi..

yani hakikat arayışında yoldaki bütün işaretleri
görebilmek mi?

İndirilenlerden boşluğa düşülebilir ama sunulanlardan her
zaman aktif faydalanmak gerekir..

İndirilenler belli dönemlerde ve belli insanlar için ve
belli insanlar tarafından...

Sunulanlar herkes için..

Öyleyse insan ne(y)den sorumludur?

Sunulanlardan..

bunlar nedir? akıl ve kalp(vicdan), (ve diğer yeti
yetenekler)

Belkide asıl soru şu:

bil(ebil)menin gücü olarak akıl, bildiklerimizin
doğruluğu için vicdan nereye kadar ölçüdür. Bunlar için
nihai amaç mushaflardaki bilgiler ve ölçülermidir..

Hayatın bütün gizemi mushaflardaki harf ve harekelerde ve
lugatlerdeki anlamlarda mı gizlidir?

""""Yoksa mushaflar kendi dönemleri için bilebilmenin ve
doğruluğun ölçülerimidir? (evrensel ahlaki değerlerin
dışındakiler için)"""""

Gökten kendiliğinden inen bilgilermidir yoksa elçiler
yaşadıkları sorunlar için gerekli çözümleri el-ilah ve
el-kitaptan (yerden) aparmışlarmıdır.

Mushafın olduğu bir toplumda doğduk diye niye kendimizi
1-0 önde görüyoruz..

Eğer Nil kıyılarında doğmuş olsaydınız ''zerdüşt'' ,
Volga ırmağı kıyısında doğmuş olsaydınız ''ortadoks'' ,
Tiber nehri kıyısında doğmuş olsaydınız ''kotolik'' ,
Ganj nehri kıyılatrında doğsaydınız ''hindu'' , Huayhı
nehri kıyılarında doğmuş olsaydınız ''budist'' Şeria
nehri kıyılarında doğmuş olsaydınız '' musevi''
olacaktınız.... FIRAT kıyılarında doğduğunuz için
''müslüman '' olmuşsunuz..

eğer yaratıcı sadece o dönem için resulun evindeki
sorunlara dahi çözüm önerilerinde bulunuyor ise, biz
bugun elimizdeki mushafın içinden bir türlü çıkamıyor
isek sorun bizde değildir.

Ya da mushaftakileri yada tarihten gelen diğer şeyleri
diğerlerine karşı niye bütün olarak anlama ve
ispat çabasında olacağız..

Suç kimin?
Kuranın mı? Yaratıcının mı? Peygamberin mi? kitabı
okuyanların mı?

1-Eğer kuranı okuduğum gibi anlayamıyorsam suç benim
değildir..
2-Eğer kuran okunduğu gibi anlaşılmıyorsa suç kuranın
değildir...
3-Eğer yaratıcı olduğu gibi kabul edilmiyorsa suç onun
değildir...
4-Eğer peygamberin mücadelesi geçmişte anlaşılmamış ve
bugunde anlaşılmıyorsa suç onun değildir...

Tersten gidelim..

Eğer peygamber(4) yaratıcıdan(3) gelen emirleri okunduğu
gibi anlaşılır bir şekilde bana mushafla iletemediyse(2)
suç benim(1) değildir kardeşim..

Ben bana sunulanlardan sorumluyum, bir dönemde
indirilenden değil.. İndirilenlerden de faydalanırım
bişeyler aparabilirsem diye kendi kitabım için..;


bunlarda
- ahlaklı olmaktan başkası değil,
-adaleti gözetmekten başkası değil,
-bağımlılıklarından\köleliklerinden\egondan\putlarından
kurtulup özgür olmaktan başkası değil,
-kendini gerçekleştirebilmekten başkası değil,
-amellerinin sana, diğer insanlara yada doğayla barışık
olması ve iyilikle fayda sağlamasından başkası değil...

Sonuç mu?

Gönül rahatlığından başkası değil..
Yukarı dön Göster mustacanta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: mustacanta
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Katılıyorum, çok güzel...
Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Türkçesi;

Haksız yere öldürmeyen,

Haksız yere çalmayan,

Kibirden kirpi gibi olmayan,

Vahyin muhattabı mıdır?

Haksız yere öldüren,

Haksız yere çalan,

Kibirden kirpi gibi olan,

Vahyin muhattabı değil midir?

Ey inananlar...... neye inananlar?

Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 

<< Önceki Sayfa 37 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats