Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Naci Çelik vereceğin cevabın bu muydu!M esedin casusluğu ha bu beni hiç ilgilendirmiyor.Malesef acınacak durumdasın.Ayetlere verecek cevabın yok araya saçma sapan safsatalar sıkıştırıyorsun.Seni bundan sonra kale almayacağımı bil!

Muhliskul Muhammedin son nebi olmadığını söyleyen var mı!Önce yazdığım ayetlere karşılık verin.Son resul olduğuna kanıtınız nedir?

Sen gülmeye devam et zira.

Zuhruf--47.Musa onlara ayetlerimizi getirdiğinde onlar bu ayetlere gülüyorlardı. SELAM HÜDAYA TABİ OLANLARA

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

 Merhaba,

Yani bu tartismada sen Musa oldun bende Firavun. Muthis bir benzetme. Akli selim olmak.hakikatleri savunmak ile Firavun'luk es deger tutuluyor.

Sen Naciye sacmaladigini soyluyorsun ama ondan cok asagi kalmadiginin farkinda degilsin. Naci'yi bir tehlike olarak gormuyorum ama sen ve senin gibi yeni bir nubuvvet-risalet bekleyisi icinde olup , bunlari Kuran'a onaylatmaya calisanlari goruyorum.  Yeniden Resul geleceginin ilani hic bir sekilde yapilmamistir. Eger gelecek olsa ayni yahudiler gibi onu da tanimazsiniz. Bu mantik Yahudilerin Kuran'da kinanan mantigidir.

Arkadasim sizler gercekten bu basit fikirleri ciddi olarak kabul ediyormusunuz?

Abi abla gibi bir tanitim Kuran'da olmadigi icin yanlistir, sekli secde ederek gunah islenmektedir, sekli salat Kuran'da yoktur,yeni bir resul gelecek Muhammed'de ona inanip yardim edecek, daha nice sacmaliklar .. Lutfen aklinizi basiniza toplayin Kuran nimetinden geregi gibi istifade edin.

Ayni sizin ifade ettiginiz uzere

Selam -Guvenlik Huda'ya tabi olanlaradir.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

muvahhit Yazdı: selam... kuran inmiş din tamamlanmış..şimdide kuranı tastikleyecek resulmu bekliyoruz..desenize ozaman bi şansızız...1400 sene içinde hala gelen gelecek arada giden en az 18 nesilde şanssız.. haklısınız resuller geldi.. sai baba..iskender evronosoğlu,adnan hoca..efenim daha sayayım mı..cüppeli züppeyi de es geçmişim af edersiniz... yok olmadı erseniz o zaman mehdiyi bekleyelim..töbeestağrirullah tövbe..Allahım sen akıl izan eyle

selam kardeş.

bende senin gibi düşünüyorum ama isa ile muhammed arasındada bayağı bir zaman geçti dahası muhammedim doğumuna yada ona vahiy gelmeden önce farklı ülkelerde farklı yerlerde vahy daha inmeden ölen insanların suçu neydi yada şansızmıydılar.

	13 Onlara o kent halkını örnek ver. Hani, elçiler gelmişti oraya.	Tefsir
Yâsîn 14	14 Hani, biz onlara iki kişi göndermiştik, onları yalanlamışlardı. Bunun üzerine biz, üçüncü bir kişiyle destek vermiştik. Şöyle demişlerdi: "Biz, size gönderilen elçileriz!"
Yâsîn 15	15 Kent halkı dedi ki: "Siz, bizim gibi birer insandan başka şey değilsiniz. Rahman hiçbir şey indirmemiştir. Siz sadece yalan söylüyorsunuz."	Tefsir
Yâsîn 16	16 Dediler: "Rabbimiz biliyor ki, biz size gönderilmiş elçileriz."
Yâsîn 17	17 "Bize düşen, açık bir tebliğden başka şey değildir."	Tefsir
Yâsîn 18	18 Dediler: "Sizin yüzünüzden uğursuzlukla karşılaştık/biz sizi uğursuzluk sebebi saymaktayız. Eğer bu işe son vermezseniz, sizi mutlaka taşlayacağız. Ve bizden size acıklı bir azap kesinlikle dokunacaktır."	Tefsir
Yâsîn 19	19 Dediler: "Uğursuzluk kuşunuz sizinle beraberdir. Size öğüt verildi diye mi bütün bunlar? Hayır, siz savurganlığa, aşırılığa sapmış bir topluluksunuz."	Tefsir
Yâsîn 20	20 Kentin öbür ucundan bir adam koşarak gelip şöyle dedi: "Ey topluluk, bu elçilere uyun!"
Yâsîn 21	21 "Sizden herhangi bir ücret istemeyelere uyun. Onlardır doğruyu ve güzeli bulanlar."	Tefsir
Yâsîn 22	22 "Beni yaratana ne diye kulluk etmeyecek mişim ben? Ve sizler de O''na döndürüleceksiniz."	Tefsir
Yâsîn 23	23 "O''ndan başka tanrılar mı edineyim ben? Eğer Rahman bana bir zorluk/zarar dilerse onların şefaati benden hiçbir şeyi savamaz; beni kurtaramazlar."	Tefsir
Yâsîn 24	24 "Bu durumda ben elbette ki açık bir sapıklığın içine düşerim."	Tefsir
Yâsîn 25	25 "Ben, sizin Rabbinize iman ettim, artık dinleyin beni!"	Tefsir
Yâsîn 26	26 "Gir cennete!" denildi. Dedi: "Kavmim bir bilebilseydi?	Tefsir
Yâsîn 27	27 Ki Rabbim beni affetti; beni, ikram edilenlerden kıldı."	Tefsir
Yâsîn 28	28 Biz onun ardından kavmi üzerine gökten bir ordu indirmedik, indirecek de değildik.
Yâsîn 29	29 Olan, sadece korkunç titreşimli bir sesti. Ve bir anda söndüverdiler.	Tefsir
Yâsîn 30	30 Yazık şu kullara! Kendilerine gelen her resulle mutlaka alay ederlerdi.
Yâsîn 31	31 Görmediler mi, kendilerinde önce nice nesilleri helâk ettik. Onlar artık bir daha bunlara dönmeyecekler.

sırf bir kişiyi kurtarmak için üç resul yollayan allah neden muhammedden sonraki toplumlara resul yollamasın.demekki gönderse resullerine bir kişi bile inanmayacak bu yüzden neden yollasın ama inanan bir kişi bile olsa allah 3 resul yolluyor bak addam sana göre çok şanslı yada bana göre  senin düşüncene göre hareket edersek allah adaletsiz olmuş oluyor resul gelirse şanslı bir toplum gelmesse şansız bir toplum oluyoruz.

bence bir toplulukta iman edecek biri yoksa resul yollamıyor allah ama iman eden edecek biri olsa bile gerektiğinde üç resul yolluyorsa burda düşünülücek tek şey bizim bir resulu hak edip etmediğimizdir.

yasin suresindeki adam koskocaman bir şehrin tek iman edeni karşısında iman etmeyen bir şehir ve kendisi tek işte allaha iman budur böyle bir iman bizde yokki resulde yok eğer olsa allah bizi neden sahipsiz bıraksın.

selametle kal

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Kurandan onay almayan hiçbirşeyi burada yazmıyorum asıl siz kendi saplantılarınızı Kurana onaylatmaya çalışıyorsunuz.Bak sana yazıyorum Kuranda kınanan mantık hangisiymiş;

MÜMİN

34.Yemin olsun, daha önce Yusuf da size açık-seçik mesajlar getirmişti de onun size getirdikleri hakkında hep kuşku duymuştunuz. Daha sonra o ölünce de şöyle demiştiniz: "Allah ondan sonra bir daha asla resul göndermez." Allah, sınır tanımaz kuşkucuları işte böyle saptırır.

İşte yahudilerin Yusuftan sonra gelen elçiye karşı gelmeleri ve onu kabul etmemeleri senin yazdığın mantığın eseridir.Allah elçiyi tanıyacak olanların kimler olduğunu da söylüyor.

RA’D	43.Küfre sapanlar: “Sen gönderilmiş bir elçi değilsin.” diyorlar. De ki: “Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah, bir de yanında kitap bilgisi bulunanlar yeter.”

ALİ İMRAN

81.Ve unutma ki Allah, NEBİLERDEN misaklarını almış, şöyle demişti: “Size Kitap’tan ve hikmetten nasip verdim.Sonra size elinizdekini doğrulayıcı bir RESUL geldiğinde, ona mutlaka inanacak ve ona muhakkak yardım edeceksiniz. İkrar edip de ahdi kabul ettiniz mi? demişti. Onlar da: İkrar ettik, demişlerdi“O halde tanık olun, sizinle beraber ben de tanıklardanım.” dedi.

-Alınan misakın Muhammedden de alınmadığına dair delilin nedir?

Ayrıca okuduğun ayeti anladığını sanmıyorum.Yukarıda yazmışsın.(Muhammed'de ona inanip yardim edecek) diye.Demekki anlamamışsın.Gelen Resule inanmak ve yardım etmek için söz veren Muhammed değil toplumdur ..Nebiler ise bu misakta insanların bu sözlerine şahit tutulmuştur.Ali imran 81-...O halde tanık olun sizinle beraber bende tanık olanlardanım dedi.

Yanlış anladığın için mazur görüyorum.İnşaallah tekrar düşünüp önyargılarından arınıp gerçekten Muhlis olarak düşündüğünde gerçeği bulacaksın.

Selam hüdaya tabi olanlara...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam 

81 Ve unutma ki Allah, peygamberlerden mîsaklarını almış, şöyle demişti: "Size Kitap'tan ve hikmetten nasip verdim. Sonra size elinizdekini doğrulayıcı bir resul geldiğinde, ona mutlaka inanacak ve ona muhakkak yardım edeceksiniz. Kabul ettiniz ve ağır yükümü üzerinize aldınız mı?". "Kabul ettik." dediler. "O halde tanık olun, sizinle beraber ben de tanıklardanım." dedi.

bu ayetin yaşanmasını savunan biri olarak muhammede karşımı geliyorumki sen kalkıp muhammede arka çıkıyorsun,bizleri muhammede düşman olarak göstermeye kalkma çünkü onun düşmanı değiliz ve onunda senin ona arka çıkmana ihtiyacı da yok,onun sahibi onu en güzel mekanda ağırlıyor.

selam

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Kurandan onay almayan hiçbirşeyi burada yazmıyorum asıl siz kendi saplantılarınızı Kurana onaylatmaya çalışıyorsunuz.Bak sana yazıyorum Kuranda kınanan mantık hangisiymiş;

MÜMİN

34.Yemin olsun, daha önce Yusuf da size açık-seçik mesajlar getirmişti de onun size getirdikleri hakkında hep kuşku duymuştunuz. Daha sonra o ölünce de şöyle demiştiniz: "Allah ondan sonra bir daha asla resul göndermez." Allah, sınır tanımaz kuşkucuları işte böyle saptırır.

İşte yahudilerin Yusuftan sonra gelen elçiye karşı gelmeleri ve onu kabul etmemeleri senin yazdığın mantığın eseridir.Allah elçiyi tanıyacak olanların kimler olduğunu da söylüyor.

RA’D	43.Küfre sapanlar: “Sen gönderilmiş bir elçi değilsin.” diyorlar. De ki: “Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah, bir de yanında kitap bilgisi bulunanlar yeter.”

ALİ İMRAN

81.Ve unutma ki Allah, NEBİLERDEN misaklarını almış, şöyle demişti: “Size Kitap’tan ve hikmetten nasip verdim.Sonra size elinizdekini doğrulayıcı bir RESUL geldiğinde, ona mutlaka inanacak ve ona muhakkak yardım edeceksiniz. İkrar edip de ahdi kabul ettiniz mi? demişti. Onlar da: İkrar ettik, demişlerdi“O halde tanık olun, sizinle beraber ben de tanıklardanım.” dedi.

-Alınan misakın Muhammedden de alınmadığına dair delilin nedir?

Ayrıca okuduğun ayeti anladığını sanmıyorum.Yukarıda yazmışsın.(Muhammed'de ona inanip yardim edecek) diye.Demekki anlamamışsın.Gelen Resule inanmak ve yardım etmek için söz veren Muhammed değil toplumdur ..Nebiler ise bu misakta insanların bu sözlerine şahit tutulmuştur.Ali imran 81-...O halde tanık olun sizinle beraber bende tanık olanlardanım dedi.

Yanlış anladığın için mazur görüyorum.İnşaallah tekrar düşünüp önyargılarından arınıp gerçekten Muhlis olarak düşündüğünde gerçeği bulacaksın.

Selam hüdaya tabi olanlara...

selam rasih

yazılarını okuduğum kadarıyla hak gelenekte sizinle aynı fikirde.

lütfen konuları tartışırken sizden ve diğer arkadaşlardan ricam bir birinizin kalplerini kırmamanız,bu konuda daha duyarlı olalım çünkü konu diğer konulardan daha ciddi ve daha duyarlılık isteyen bir konu bu konuda sizlere ve diğer arkadaşlara güveniyorum.lütfen

konuya vakıf olduğun bir gerçek bu konuda böyle bir beklentim olmadığı halde beni etkiledin gerçekten allah muhammedden misak alıyor ama diğer arkadaşların yazdığı gibi özellikle muhliskul mühürlemekten bahsediyor yani kapatılmış bu konuda ne düşünüyorsun sevgili hak gelenek sende biraz uzakdur konuya.:))

selametle kal

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Kuran yeter bu tür polemiklere girmek istemiyordum ama niyet sorgulaması ve şahsa imalı sözler olunca böyle oldu..Aslında bu tür sözlere sabırlı davranmam gerekirdi bu konuda zaaf içinde olduğumu kabul ediyorum uyardığın için Allah razı olsun...

Kuranda nebi kelimesi sadece kendisine Kitap gelen elçiler için Kullanılırken Resul kelimesi elçilik yapma manasında sadece gönderilen elçiler için Kullanılmamıştır.

EN'AM

61.Kulları üzerinde egemenlik sahibi Kaahir'dir O. Üzerinize koruyucular gönderir. Nihayet ölüm birinize geldiğinde, elçilerimiz onu vefat ettirirler. Ne vaktinden önce iş yaparlar onlar ne de vaktinden sonra.

Örnekleri çoğaltabiliriz.Ali İmran-81.ayette zaten Resulün tanımını vermiş:Elinizdekini tasdik eden bir resul geldiğinde....

Yani resul kendisine yeni bir kitap,suhuf verilmeyen kendisinden önce gelen kitabı tasdik edip insanlara onunla elçilik yapan kimse demektir.

Her Nebi Resuldür kendisine gelen kitapla elçilik yapar fakat her Resul Nebi değildir.Yani gelecek olan resul de Kuranla elçilik yapacaktır.Ahzab-40.ayettede hatem(mühür)Nebilik içindir.Resullük için değildir.Sen resullerin ve nebilerin hatemi demiyor,sen Allahın resulü ve nebilerin hatemisin diyor.Nebiliğe mührü Allah vurmuş ve son kitabı göndermiştir bu mührü kimse bozamaz.Fakat kendisinde Resullüğe  mühür vurma yetkisi olan varsa bunu nerden aldığını bize söylesin..selam üzerinize olsun

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Kuran yeter bu tür polemiklere girmek istemiyordum ama niyet sorgulaması ve şahsa imalı sözler olunca böyle oldu..Aslında bu tür sözlere sabırlı davranmam gerekirdi bu konuda zaaf içinde olduğumu kabul ediyorum uyardığın için Allah razı olsun...

Kuranda nebi kelimesi sadece kendisine Kitap gelen elçiler için Kullanılırken Resul kelimesi elçilik yapma manasında sadece gönderilen elçiler için Kullanılmamıştır.

EN'AM

61.Kulları üzerinde egemenlik sahibi Kaahir'dir O. Üzerinize koruyucular gönderir. Nihayet ölüm birinize geldiğinde, elçilerimiz onu vefat ettirirler. Ne vaktinden önce iş yaparlar onlar ne de vaktinden sonra.

Örnekleri çoğaltabiliriz.Ali İmran-81.ayette zaten Resulün tanımını vermiş:Elinizdekini tasdik eden bir resul geldiğinde....

Yani resul kendisine yeni bir kitap,suhuf verilmeyen kendisinden önce gelen kitabı tasdik edip insanlara onunla elçilik yapan kimse demektir.

Her Nebi Resuldür kendisine gelen kitapla elçilik yapar fakat her Resul Nebi değildir.Yani gelecek olan resul de Kuranla elçilik yapacaktır.Ahzab-40.ayettede hatem(mühür)Nebilik içindir.Resullük için değildir.Sen resullerin ve nebilerin hatemi demiyor,sen Allahın resulü ve nebilerin hatemisin diyor.Nebiliğe mührü Allah vurmuş ve son kitabı göndermiştir bu mührü kimse bozamaz.Fakat kendisinde Resullüğe  mühür vurma yetkisi olan varsa bunu nerden aldığını bize söylesin..selam üzerinize olsun

selam kardeş.

artık bu konuda sana diyecek bir şey yok olayı net olarak ortaya koydun . zaten benim kurani bilgim çok fazla yok ne desem boş.ama illaki sana cevap verecek ve benden daha bilen arkadaşlar var konuyu yakından takip ederim ama siz ve diğer arkadaşlar birazda ha sakin olursanız sizlerden ve diğer arkadaşların bilgisinden bizlerde biraz faydalanırız.allaha emanet olun.

selametle

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

 Merhaba,

Ben bu kadar sig bir anlayisa mana veremiyorum. Alintiladiginiz ayetlerdeki resul kelimesi apacik melekler ile alakali. Kuranda ki sterio tip resullerle alakasi yok. Sizlerin bu kadar az bir bilgi ile curetkar iddialara girismeniz cok tehlikeli.

Bu kadar yanlista direnen bir anlayisa diyecek sozum yok.